Tescilli galibiyet
Oyun sistemleri birbirine benzer iki takımın mücadelesi olacak bir maçtı. Her iki takım da önce durdurup, sonra vurmayı planlayan oyun anlayışına sahip.
Dolayısıyla sıkıcı, gol pozisyonu bakımından kısır, klasik futbol tabirlerinden biri ile “golü atanın kazanacağı bir maç” bekliyordum. Nitekim karşılaşmanın ilk yarısı tatsız, tuzsuz bir şekilde bitti.
İkinci yarıda daha istekli, daha ısıran bir Bursaspor vardı. Hamza Hoca’nın yaptığı değişiklikler yine katkı sağladı. Bu seferki fark çıkardığı ilk 11’e de söylenecek bir söz olamazdı. Goller gelmeden evvel Harun Ömer Ali’nin karşı karşıya pozisyonunda yaptığı kurtarış ile beraberlik golünü değil, galibiyet golünü kovalamamızı sağladı. Del Valle tam sinirden çıldırtacaktı bizi ki attığı pası gole çeviren Kubilay Bursasporumuz’u öne geçirdi ve sevinçten çıldırttı. Fişi çekmek üstad Batalla’ya kaldı. Attığı gol basit gibi görünse de pozisyonu kovalayıp güzel noktaya yaptığı koşu olsun, Serdar’ın ölümcül ortası olsun, her şey derslik nitelikteydi.
Her şeyiyle güzel, üst sıralarda tutunmamızı tescilleyen bir galibiyet oldu. Bu haftayı da dördüncü sırada kapatmayı başardık. Sene başında bu kadro ile bu kadar başarılı sonuçlar alacağımızı tahmin etmiyordum. Madem futbol sonuç oyunu, tablo tam tersi olsa kim ne kadar sert eleştiri yapacaksa şimdi aynı oranda övmesi gereken bir tablo var ortada. Şahsım adına bu tabloda katkısı olan herkese beni şu ana kadar yanılttıkları için teşekkür ederim. İnşallah bu yanılgım sezon sonuna kadar sürer ve ligi iyi bir noktada bitiririz.
Kapanışta Bursa – Konya tribünleri arasında çıkarılmaya çalışılan rekabet mi desem kıyas mı desem her neyse ona değinmek istiyorum. Tribün kültürü olarak Konya’nın bize yaklaşması çok uzun yıllar gerektirir. Onlara en sağlam cevabı Kuzey Kale arkasındaki taraftarlarımız verdi. Lakin görmemiz gereken bir şey daha var ki bizim de onların yakaladığı doluluk oranına sahip olmak için başta stadı yapan belediye başkanından, yönetime, biz taraftarlara kadar almamız gereken çok yol var. Kısacası herkesin elini taşın altına koyma zamanı.
