Sizden büyük ALLAH var!
Futbola ilgi duyan herkes, günün birinde gönül verdiği takımın hayallerindeki gibi yönetilmesini ve hayallerindeki başarılara uzanmasını bekler, ya da bunun için beklemekle kalmaz; mücadele eder.
Bizim de hayalimizde bir Bursaspor var.
Profesyonelce yönetilen, şeffaf ve şahsi çıkar amacı gütmeyen yönetimlerin işin başında olduğu, siyasetle ve siyasilerle arasına gereken mesafeyi koymuş, kendi ayakları üzerinde durabilen, taraftarına ve taraftarının görüşlerine değer veren, rakiplerine göre değil hedeflerine göre futbol oynayan, dik duran; tüm bunların sonucu olarak sportif başarıya da ulaşan ve günlük yaşantısında bin bir dertle, kederle uğraşan işçi şehrinin yüzünü güldüren bir Bursaspor…
Sayın Recep Bölükbaşı ve yönetimi; Bu sizin ikinci döneminiz. Bizim hayallerimizdeki Bursaspor’u oluşturmak bir yana dursun, göreve geldiğiniz ilk günden bu yana istemediğimiz ne varsa yaptınız.
Sportif olarak her geçen gün daha da geriye giden bir Bursaspor var. Kurumsallık, profesyonellik hak getire..
Daha, dünyaya pazarlanması bir zorunluluk olan ve gelecek ay açılacağı söylenen Timsah Arena’nın reklam alanları ile ilgili İngilizce bir sunum bile hazırlamamışsınız.
Sanayiciler sizin isminizi duyunca reklam taleplerine kapıyı kapatıyorlar. Üyelik başvuruları dağ oldu, bekliyor.
Yasal sürede gerekeni yapmayarak suç işliyorsunuz. Mali konularda hakkınızda konuşulanlar da (ister dedikodu, ister iddia, ister iftira, ister komplo deyin) yenilir yutulur cinsten şeyler değil.
Kulübün en yüksek organı Divan’da bile gündem bunlardı. Bir konuşmacı “Güvenen var mı?” diye sorduğunda(Bu sorunun sorulmasını eleştirebilirsiniz ancak ortada bir de sonuç var) koca salonda bir kişi bile size arka çıkamadı.
Bütçe ve borçlar, harcanan para konusunda detaylı bilgi verip hakkınızdaki dedikoduları boşa çıkarmak varken, sizin Denetleme ekibinizden bir beyefendi çıktı ve hızlı hızlı okuya okuya, kürsüden indi ve gitti. Kimse neler dediğini anlamadı.
En az 25 yıllık üyelere kulüp tarihini anlatan onlarca sayfalık ‘İsmailvizyon gösterimi’ yapan sizler, kulübün borçlarını ekrana yansıtmaktan veya yazılı bir şekilde salona dağıtmaktan niye kaçındınız? Bu dedikodular devam ediyorsa, bilin ki bugünden sonra tek sorumlusu bu konuyu açıklığa kavuşturmayan sizlersiniz.
Kongre’de stat ismi için “Özel jetle gelecekler” dediğiniz firmanın konuyla alakası olmadığını Divan’da yine bizzat siz yalanladınız. Sizin düzeninize daha fazla dayanamayan, katlanamayan ve taraftarın talebine kulak tıkamayarak istifa eden değerli yönetici arkadaşlarınızı karaladınız. “Yönetim istifa” diyenlere hain gözüyle bakıyorsunuz. Eleştiriye tahammülünüz yok.
Başımıza diktatör kesildiniz, “Ben dedim oldu” mantığıyla hareket ediyorsunuz. Tek projeniz pasta, ayran…
BEH olmasa projeniz yok, Bursastore diplerde..
Yeni tüzük için sürekli yolu yokuşa sürdünüz. Stadın her yeri Bursaspor logosu yerine Büyükşehir logosu ile oldu gıkınız çıkmıyor. Tepki yüzünden Bursa’daki milli maçlara bile gelemeyen federasyon başkanlarının en büyük destekçilerinden biri konumundasınız.
Görünen o ki Divan ile iyi anlaşıyorsunuz ama bilin ki yetmez.
Kum saati terse dönmüştür. Rüzgar size karşı, akıntı size karşıdır. Bursa’nın rüzgarı da, Uluabat’ın akıntısı da ağırdır. Kaldıramadınız, kaldıramazsınız.
Madem sürekli yürekten, onurdan bahsediyoruz; çıkın kongre kararı alın, kendiniz de yeniden aday olun.
Bursasporluyuz.org / Bursasporum.com / Haber 1963
