Uğruna feda

Tam 26 yıldır müzeye götürülemeyen bir kupa vardı Ankara da, Bunun bilinciyle Bursa'dan binlerce insan hafta içi olmasına rağmen aktı oraya, işinden izin alanlar , babasının kolundan çekip zorla Ankara ya getirenler, son parasını bilete verip cebinde sadece 2 lira olup onu da dönüş yolunda otobüsten indikten sonra minibüse verecek cefakar gençler, binler oldular 19 Mayıs stadında.

 

Yolculuk boyunca otobüste yapılan taktik analizler, nasıl alırız kupayı konuşmaları ve tezahüratlar eşliğinde geçen 6-7 saat. Ankaralı memurların ‘’bu kadar yeşil formalı insanın Bursa dan gelmesi imkansız’’ gibi şaşkın bakışları ve bir saat yağmurda sırılsıklam olan arma sevdalıları vardı orada. Belki sahada son haftaların çıkış yapan takımı Bursaspor'dan eser yoktu ama tribünde her zamanki gibi Bursaspor şov vardı. Maçın başında yenilen gol biranda indirdi gardı aşağıya, son maçta oynamayan Alex, Mehmet Topuz ve Caner sanki derbi hıncını bizden çıkarmak için vuruyordu sağlı sollu ataklarla, direnemedi Alfred ve Adem orta sahada forvette Batalla gününde olmayınca kaçınılmaz oldu finalde elimizden kayan kupa.

 

Değişine bir şey var mıydı peki taraftarda? Aynı tempoda destek devam etti finale adını yazdıran futbolcularına. Bir ara Fener taraftarları bile ağzı açık izledi tribün şovumuzu, sanki onlar mağlup biz galipmişiz gibi bağırıyordu aşkı uğruna Bursaspor sevdalıları. Sahada belki Fener oynuyordu ama tribünde şovu Bursaspor taraftarı yapıyordu inatla. Dakikalar yetmişi gösterdiğinde 4-0 gerideydik belki ama inan ki skor önemli değildi o an tribünlerde, destek büyüyerek sürüyordu takıma. Üçlü çekmeler, odam kireç tutmuyorlar ve atkı şovunu izliyordu tüm Türkiye, bir ara Volkan Demirel bile izledi maratonun şovunu ağızı açık bir şekilde şaşkın bakışlarla, en önemlisi de maç bittiğinde tüm Türkiye ye verilen ders vardı aslında, mağlup olan takımı hangi taraftar bu şekilde destekler, tribüne çağırıp avazı çıkana kadar ‘’sen şampiyon olmasan da…’’ bestesini söylerdi.

 

Soyadı gibi Sağlam  hocamızın da dediği gibi ‘’Kaybetmeyi hazmetmek, kazanmaktan daha zor bir iş’’ ama zor işi her zaman olduğu gibi yerine getirdi Bursaspor taraftarı, hazmetti mağlubiyeti ve alkışladı kazananı da kaybedeni de avuçları patlarcasına. Faşist, bölücü, holigan damgası yiyen Bursaspor taraftarı derse devam etti Ankara da, ama her zaman ki gibi bir satır bile yazılmadı yanlı İstanbul medyasında. Ortalık kan olsaydı manşetlerden inmezdi Bursaspor taraftarı, ne faşistliğimiz kalırdı ne bölücülüğümüz nede holiganlığımız yine yanlı İstanbul medyasında. Bu ülkede hiçbir zaman iyi şeyler yer almaz medyada zira prim yapan her zaman kötülerdir medyada, insanlık dersini alan Fenerliler maç bittiğinde Bursa tribünlerini alkışlamaktan alamadılar kendilerini. Dönüş yolu çileliydi belki, uykusuz gidilecek bir iş, bağırmaktan kesilmiş bir ses, yağmurda ıslanmış elbiseler sonucu olunacak hastalıklar,umurunda mı taraftarın?

 

Sonucunu bilsek bile yine olsa gideriz Ankara'ya armamız uğruna son ses son nefes yemyeşil inciler laylaylaylaylaylaa Bursaspor…

 

Doğan Soytürk

 

Not: Kalemine güvenipte Bursasporumuzla ilgili yazı yazmak isteyen tüm taraftarlarımızın yazılarını forum alanımızda değerlendirip sitemizde yayınlıyoruz.

Bir yorum yazın

Lütfen bir isim/rumuz ve yorum yazın.

Kayıtlı bir kullanıcıyı yorumunuza etiketlemek(mention) için yorumunuzun içerisine örnek @bursasporluyuz şeklinde kullanıcı adını yazabilirsiniz.

Başa dön tuşu