Tarık Çapçı: Timsah Arena
İnşaattan başlayalım. Stadın, adı ve sembolü “timsah kafası” açılışa yetiştirilemiyor. İnşaat sektöründe dünyaya açılmış olan bir ülkede bu gerçekten komik. Bir stat yapıyorsunuz; ama sembolünü yetiştiremiyorsunuz. Böyle saçmalık olmaz. Kafasız bir timsahı nasıl anlatacaksınız insanlara ve en önemlisi sponsor adaylarına ? O yüzden bu kafasızlıktan ! vazgeçilmeli. Çin’de dünya rekoru için 15 günde adamlar gökdelen yaptı. Yani günümüz inşaat teknolojisinde çok şey mümkün. Çalışmalar hızlandırılıp pekala bitirilebilir. Tabii bu gerçekten isteniyorsa. Birçok başka kısmı da yetişmeyecek bunu gözlemleyebiliyoruz.Tam Türk işi olacak yani. İnşallah açtıktan sonra tekrar kapatmak zorunda kalmayız !
Neyse inşaatı için çok yazdık çizdik, diğer konulara geçelim.
Timsah Arena’da loca ve son olarak da kombine fiyatları açıklandı. Öncelikle mevcut yönetimin stat gelirlerinde kendi görev süresi kadar olan bölümü pazarlaması gerektiğini düşünüyorum. Üç yıllık görev süresine sahip olup da 10 yıllık geliri satmak “Benden sonra ne olursa olsun” demektir. Buna kimsenin hakkı yok.
Stadın dolup dolmayacağı endişesini taşıyanlar olsa da ben ilk sene bilet bile bulmakta güçlük çekileceğini düşünüyorum. Çünkü dikkat çekici mimarisi ve “bir türlü bitmemesi” ile şehirde haddinden fazla merak uyandırdı. Futbolla alakası olmayan insanlar bile en azından bir kere görmek için gelmek istiyorlar. Bunu çevremizdeki diyaloglardan çok rahat anlayabiliyoruz.
Bunun bir sakıncası var çünkü Bursaspor’u yıllardır takip edenler, bu tip insanlar yüzünden dışarıda kalabilir. Şampiyonluk kupa töreninde 30 yıldır maç kaçırmayan taraftarlar stat dışında kalırken, el örgüsü ile erkenden gelen teyzeler Teksas’a kurulmuşlardı.
Gerçek taraftarın kombine alıp bu riskten kurtulması gerekiyor yani en az 35 bin kombine satılması şart. Fiyatları incelediğimde stadı doldurma amacı güdülğü için kale arkaları düşük tutulmuş bu normal; ancak Maraton ve VIP’in olduğu tribün fiyatları yüksek kaçmış. Aslında bu tribünlerin fiyatları normal; ama dediğim gibi doldurma amaçlanıyorsa daha düşük tutulabilirdi. Loca fiyatları da Türk parasına çevrilip yarı yarıya düşürülmeli. Çünkü İstanbul şakşakçısı bazı işadamları dışında Bursa’da loca kültürü yok. Bu kültürün yerleşmesi için fiyatlar daha uygun tutulup, yüksek hizmet kalitesi ile locaların ayrıcalığı şehre hissettirilmeli ki ileriki yıllarda, Timsah Arena’da loca sahibi olmanın bir prestij olduğu algısı kentte oluşsun. Bunun için doğru pazarlama, satış sonrası da kusursuz hizmet gerekiyor. Yeni stat ile birlikte stada gelecek insan profilinde de olumlu anlamda bir değişim söz konusu. Hatta az önce ifade ettiğim gibi Bursasporlu olmayan, ekonomik durumu iyi aileler bile çocuklarıyla gelecekler. İşte o çocukları Bursasporlu yapabilmek için tribün şovlar da çok önemli. Birçoğumuz Bursaspor’un başarılarıyla değil, tribünden etkilenerek Bursasporlu olduk. İşte bunun için, özellikle tek katlı kale arkalarıyla fiziki şartları şov yapmaya gayet uygun olan Timsah Arena’da her maç farklı bir koreografi ve şovlar planlanmalı. Bunun içinde tabii ki sponsor desteği gerekli. Her maç farklı bir şov insanların ilgisini ve bir sonraki maça gelme isteğini inanılmaz ölçüde artıracaktır.
Egoları bir kenara bırakarak aynı tribünde birleşmesi gereken taraftar grupları da bu işin baş aktörü olacak. Herkesin parmak ısırdığı kale arkalarına sahip olup da bunun hakkını vermemek olmaz. Tıpkı B.Dortmund örneğinde olduğu gibi aynı kale arkasında birleşen 12 bin kişilik bir orkestra, diğer tribünleri de harika yönetir. Yine bir erteleme olmazsa ve kısmetse yeni sezona Türkiye’nin en güzel stadında gireceğiz. Bunun avantajlarını kullanıp kullanmamak bizlerin elinde.
