Oğlumun adını Bursaspor koyacağım
Ancak şunu en baştan belirteyim; bu hayalimin gerçeğe dönüşmesi için iki şeyin olması gerekiyor. Önce oğlum olmalı. Bu bir! Sonra da Bursaspor Kulübü bu isim hakkını kullanma konusunda bana özel izin vermeli. Bu da iki. Zira Bursaspor, dünya çapında patenti alınmış bir markadır. Kulüp içersinden resmi izin alınmadan isim hakkı kullanılamaz. Diyorum ya; yeter ki önce Bursaspor Kulübü bana bu özel izin versin, sonra da oğlumun isminin Bursaspor olduğunu tüm Bursa bilsin… Neden mi? Nedeni çok basit; oğlumun adı da, doğduğu gün tutuğu takımın rengi de belli olsun diye… Şimdi bana varsın deli desinler, kimin umurunda ki… Oğlumun adı Bursaspor olsun, soyadı “Korkmaz”… Zaten Bursasporlu olan hiçbir şeyden korkmaz… O kadar! Benim oğlum; Bursa’da doğduğunu bilsin, yaşadığı şehre değer versin. Hani bir gün oldu da Bursa’da yaşamasa bile, yaşadığı şehre gittiği zaman(İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Sakarya, Antalya vs vs…) bak işte Bursasporlu geldi dedirtirsin… Oğlum Bursaspor’a her şeyden önce Bursaspor sevgisini aşılayıp, ardından da yeşil beyazlı renklerin onun hayatı için ne kadar önemli olduğunu kendisine uzun uzun anlatacağım… Emeklemeye başladığı ilk günlerde Timsah yürüyüşünün ne anlamaya gelindiğini iyi bilsin, küçük adımlar atmaya başlayınca da, her insanın bir gün Timsah gibi emeklediğini hatırlasın… Okulda öğretmeni onu tahtaya çağırırken ‘Bursaspor’ diye seslensin, askerde komutanı her zaman ‘Bursaspor’ gel evladım desin. Desin ki; koskoca bir alayda Bursaspor rüzgarı essin… Arkadaş ortamında sen hangi takımı tutuyorsun diyenlere inat gülsün; çünkü o an dudakları ile değil sadece adıyla rengini belli etsin, oğlum Bursaspor… İstiyorum ki; evlendiği gün nikah memuru ‘siz Bursaspor’ diye başlasın oğlumun en mutlu günündeki sözlerine. Eşi onu Bursaspor’um diye sevsin, ömrünün son demine kadar… Nokta!… Osman KORKMAZ
Kent Gazetesi
