Gördünüz mü?

Aman Allah’ım; O ne büyük hırs, o ne müthiş tempo, o ne muhteşem gollerdi öyle!.. Hele o tribünlere ne demeli? Görenler resmen küçük dilini yuttu! 15 bini aşkın yeşil-beyaz sevdalısı, iş günü olmasına rağmen Kadıköy’e aktı ve takımına olan inancını, müthiş tribün şovlarıyla dosta düşmana gösterdi. ALEM TARAFTAR GÖRSÜN Nasıl bir güç olduğunu da Saracoğlu tribünlerinde gösterdi… Dönüşte; İDO tarafından anlamsız bir kararla feribotlara alınmasa ve Körfez’i dolaşmak durumunda kalsa da, cefakar Bursaspor taraftarı yine büyüklüğünü ortaya koydu. ‘Anlatılmaz yaşanır’ derler ya, aynen öyle… 25 Nisan haftasında oynanacak Eskişehir maçı; TT Arena’ya mı, yoksa İzmir Atatürk Stadı’na mı verilir bilmem ama, bildiğim bir şey var ki; o da bu kez en az 20-25 bin taraftarın yarı final sınavına gideceği… Çünkü final demek Avrupa biletini (rakibine göre) neredeyse cebine koymak demek. Coşkulu taraftar, yarı final derken sahaya giremedik bir türlü. SEBATALLA FORMÜLÜ Daha önce de yazdım; “Batalla-Pinto A.Ş. iş başında!” diye… Hatta dün twitter’da Seba Pinto ve Batalla işbirliğine vurgu yapılarak SeBatalla benzetmesi de vardı. Gerçekten de bu ikili formül çok iyi tuttu. Şilili forvet, iki nefis golüyle kupada 3 gole ulaşırken, doğrudan kaleye gidişi ve etkili son vuruşlarıyla nasıl kaliteli bir santrfor olduğunu bir kez daha kanıtladı. 36 ve 38’de neredeyse fotokopi gibi iki gole imza atan Seba Pinto, hiç kuşku yok ki, herkese ‘ara transferde iyi ki gelmiş’ dedirtmeye devam ediyor. SÜPER BÜCÜR’ÜN PARMAĞI Perdeyi açan Arjantinli Süper Bücür de, 1 gol ve 3 asist ile maça resmen damgasını vurdu. İstekli oyunu, akıl dolu paslarıyla arkadaşlarını besleyen Pablo Batalla, şampiyonluk sezonundaki peformansını fersah fersah geçerek, 10 numaralı formasının hakkını yine verdi. Tangocu, 4 golün de içinde vardı. Vederson da, Ozan’ın yokluğunda; ilk golde Batalla’nın kafasına teslim ortasıyla sol kanadın hakkını verirken, maça son noktayı koyan golünden sonra Kadıköy’de armayı öpmesi de anlamlıydı. Kolay değil, kupada Galatasaray’ı eleyen ligin flaş ekibi Sivas’a 38 dakikada 3 gol birden atmak. Ama hep dedik ya; Ligde iki kez boyun eğdiğin ve bazıları tarafından favori olarak gösterilen bir takıma karşı bundan güzel motivasyon unsurları olabilir mi? İşte Bursasporlu futbolcular öyle bir konsantre olmuşlar ve öyle bir hırslanmışlar ki, tutabilene aşk olsun! Baksanıza direkleri bile neredeyse devireceklerdi!.. 10 OLURDU 10 İnanın; Kadıköy’de Bursaspor’un karşısında Sivas’tan başka bir takım da olsaydı sonuç pek farklı olmazdı. Farklı dedim de, zaten bu karşılaşmasın skoru normalde 10-1 falan olabilirdi. Çünkü, Timsah, bir araba dolusu golü resmen atamadı. Neredeyse bütün oyuncular en az birer ikişer kez inanılmaz goller kaçırdılar. N’Diaye, Güney Amerikalı ikili ile birlikte sahanın en üretken ve çalışkan 3 isminden biriydi. 19’da 7 gibi kaleye isabet yüzdesiyle oynayan Bursaspor’da, Fransız orta saha, şutlarda topa biraz daha düzgün koordinatlar verebilse(!) kupanın en flaş ismi olacaktı. Takımda kimseyi ayırmak istemiyorum aslında… Yine çok çalışan ve net goller kaçıran talihsiz Sestak’tan tutun da, defansından orta sahasına kadar herkese alkışlarımızı gönderiyoruz. Sadece ikinci yarının başında takımın skoru yeterli gördüğü için olsa gerek geriye çekilmesi ve 57’de tabela 3-1 olunca strese girmesi bizi biraz düşündürdü. Takımın kadro yapısı ve Sağlam’ın 2 gole imza atan ’Tank’ lakaplı Pinto’yu pazar günkü Sivas maçını da düşünerek 72’de oyundan çıkarması çok normaldi. Sağlam’ın; Ömer Erdoğan’ı ikinci yarıda İbrahim’in yerine alıp, Sivas’ın evinde Eneramo ile baskılı oynayacağını tahmin ederek, mini bir play-off (Süper Final Avrupa Ligi Grubu) provası yapması da doğruydu. Sivas’a nefes aldırmadan, hücum organizasyonlarından yüzünün akıyla çıkan ve rakip defansın gol için çıkmasından da yararlanıp savunmasın arkasına sarkarak, geniş alanları iyi değerlendiren de Bursaspor’du. YOK BÖYLE ÇIKARMA! Çeyrek finalin en çarpıcı skoru ve tribün şovlarla Kadıköy’ü Sivas için yangın yerine çeviren yeşil-beyazlılar,  kupada 2 maç daha kazanırsa, Türkiye Kupası’nı tam 26 yıl aradan sonra 2. kez kucaklamak için adeta gün sayıyor. Fenerbahçeli yorumcuları çok üzen (finalde oynarsak kupa hasretleri 30 yıla çıkar diye korkuyorlar) Timsah’ın; tribün ve skor açısından çifte çıkarma yapması da anlamlıydı. Yıllar sonra ‘Kupa Beyi’ olduğunu hatırlayan Bursaspor, grup maçları öncesi de özgüven tazeledi. Artık bu yolun sonu mutlu son olsun. 2010 Süper Lig şampiyonu takımın omzuna bir de 2012 Türkiye Kupası şampiyonu’ apoleti takılsın.

 

Serkan Yetişmişoğlu

Bursaport.com

Bir yorum yazın

Kayıtlı bir kullanıcıyı yorumunuza etiketlemek(mention) için yorumunuzun içerisine örnek @bursasporluyuz şeklinde kullanıcı adını yazabilirsiniz.

Başa dön tuşu