Atış, satış nereye kadar?

Transfer deyince ‘gerçeklerimiz var’

Saha içini eleştirince, taraftar maça gelmiyor suçlu…

Peki, teşbihte hata olmaz, ‘hırsızın hiç mi suçu yok’ demezler mi adama?

Kötü hava diyeceksek iki takıma da muhalefet etti. Karı bahane de edemeyiz…

Vederson’a burun kıvırıyorken Hakan’ı izliyor, Basser’i bile zaman zaman çok yetersiz buluyorken, alternatif olarak Şener’i alıyorsak…

Pinto’nun Elazığ maçından bu yana performansı ortadayken, haftalardır forvetsiz oynuyorsak…

Defans sürekli alarm veriyorsa…

Bu takımın beyni Batalla (bu maç için söylemiyorum) durunca takım da stop ediyorsa…

Her transfer döneminde çekilen sancılardan sonra çocuk hep ölü doğuyorsa…

Kusura bakmayın ama bunun sorumlusu tribünler değil…

Bu gidişatın sebebini taraftara bağlamak büyük ayıp…

Şampiyonluk geldiğinden bu yana, bu takımın en büyük eksikliği ‘hedefsizlik’…

Bir tek Türkiye Kupası finalini sayabiliriz…

Bunları sadece dünkü Sivasspor maçına bakarak söylemiyorum. Ligdeki durumumuz da ortada.

Belki de açık ara lider olabilecekken, takıma yapılamayan o ince dokunuşlar yüzünden biraz önce bahsettiğim hedefsizliğin pençesinde kıvranıyoruz.

Madem konumuz ‘gerçekler’ bunları neden konuşmuyoruz?

Ya da dile getirince niye Bursaspor düşmanı ilan ediliyoruz?

Sivas’ta dün kaybeden Bursaspor, elbette bunu telafi edebilir, fakat bu kafayla değil…

Sercan, Volkan, Ozan kötü çocuklardı, gitti…

Adem’in yan topları, Turgay’ın yetersiz futbolu bize göre değildi…

E peki, ya yaptığınız takviyeler hedef için ne kadar yeterli?

Daha vakit varken N’Diaye’nin kazandırdığı parayı iyi transfer hamlesiyle artıya çevirin bari…

Atış, satış nereye kadar?

 

Özge Yetişmişoğlu

Kent Gazetesi

Bir yorum yazın

Kayıtlı bir kullanıcıyı yorumunuza etiketlemek(mention) için yorumunuzun içerisine örnek @bursasporluyuz şeklinde kullanıcı adını yazabilirsiniz.

Başa dön tuşu