Filmi başa sarın!

Neresinden tutsam elimde kalıyor. Ne yaşananları sindirebiliyorum, ne taraftara yapılanları…Herkes dünkü olayın sonuçlarına bakıyor, “Suçlu Bursaspor taraftarıdır” deyip sıyrılıyor. Bense filmi başa sarıyorum. Bir de bu gözle değerlendirin… Tarih 5 Aralık 2010, yer İnönü Stadı… Bursaspor taraftarı, alınan kararla, yıllar sonra kapıları açılan İnönü Stadı’na takımlarını desteklemeye gidiyor… Maça girmeye çalışırlarken, hiç suçları yokken, Emniyet barikatları birden bire açılıyor, biber gazından tutun da coplara, taşlara, kadar yemedikleri şey kalmıyor, hatta koca koca satırlar havada uçuşuyor. İki Bursaspor taraftarı bıçaklanıyor, ajanslara kan revan içindeki görüntüler düşüyor. Bir de buna 90 dakika içinde hakemin berbat yönetimi ve 1-0’lık mağlubiyet ekleniyor. Ruhen ve bedenen yaralanan Bursasporlulara, 5 ay boyunca Beşiktaş taraftarı başta olmak üzere başka takımların taraftarları sanal ortamda çeşitli forum alanlarında tahrik içeren mesajlar yağdırıyor… Yeşil beyazlı taraftarlar, ana gibi, yar gibi namus saydıkları Bursaspor adına katlanması mümkün olmayan tahriklerle adeta balon gibi şişiriliyor. İnsanoğluyuz, hepimizin bir tahammül sınırı vardır. Bu duyguyu bir tek Bursalılar, Bursasporlular anlayabilir… Dün şehrin en hareketli alanında ortaya çıkan soluk kesici görüntüleri bir Bursalı olarak yaşamak ister miydim? Elbette hayır… Ben her şeyden önce şampiyon bir şehrin insanıyım… Amaaa… 5 ay önce İnönü’de şakır şakır kan akarken, oraya giden Bursasporluları korumayı beceremeyen Emniyet’in o tutumundan sonra siz yeşil beyazlı taraftarların nasıl bir psikoloji içinde olmasını bekliyordunuz? Aklı futbola eren bir çocuğa sorsanız, “Beşiktaş Bursa’ya gelirse ne olur?” diye… Dünkü tabloyu çocuk aklıyla anlatırdı… Bursa’ya Beşiktaşlıların girmesine onay vermek dünkü patlamanın fitilini ateşlemekti. Hadi bu kararı verdiniz… Asayişi niye sağlayamadınız? 7 yıldır süren bu husumetten kimse mi bahsetmedi size? Hepsini geçtim, en azından bu kararı almadan önce İnönü’de yaşananları keşke oturup tekrar tekrar izleseydiniz… Orada dökülen kanı, maça girmek istediği için(!) vücudunun çeşitli yerlerine öldüresiye yedikleri copları görseydiniz. Haydi şimdi oturup suçluyu bulalım… En kolay şıkkı işaretleyip Bursaspor taraftarının boynuna ipi geçirelim… Nasıl olsa onlar holigan, nasıl olsa onlar bu şehrin günah keçileri değil mi? Olan Bursa şehrine olmuştur… Hem de tepeden(!) tırnağa… Dün yaşananları bir veya daha fazla canla ödeseydik, bunun hesabını kim verecekti? İçimizde bile, yaşananları başkalarının istediği gibi değerlendirenler var, aklımı kaçıracağım. Kime, niye şirin gözükmeye çalışıyorlarsa artık… Bir de Yunus Egemenoğlu’nun tutumu beni hayli şaşırttı. Maçın akıbetiyle alakalı henüz resmi bir karar çıkmamışken, “Maç erteleme değil iptal” diye erken bir açıklama yaparak, Bursaspor’u perşembeyi görmeden hükmen mağlup mu ilan etti, hiç anlamadım!.. Eğer TFF’den, dün geceden beri sürekli dikte edilmeye çalışılan bu karar çıkarsa, şimdiden söyleyeyim, yer yerinden oynar… Bunu da bilesiniz…

 

Özge Yetişmişoğlu

Bursa Gerçek Gazetesi

Bir yorum yazın

Kayıtlı bir kullanıcıyı yorumunuza etiketlemek(mention) için yorumunuzun içerisine örnek @bursasporluyuz şeklinde kullanıcı adını yazabilirsiniz.

Başa dön tuşu