Gönüllerin kupasını taraftarımız versin!
UEFA Avrupa Ligi vizesini alan Bursaspor’a, yeşil beyazlı taraftarlar ve dernekler heybetli bir kupa yaptırarak, G.Birliği maçının ardından pazar günü Atatürk Stadı’nda düzenlenecek bir törenle vermeli. Böylece 25 bini aşkın taraftar, Avrupalı Timsah’ı eşi benzeri görülmemiş bu jestle onore etmiş olur.Teknik Direktör Ertuğrul Sağlam, Bursaspor TV’ye yaptığı açıklamada, “Gönül isterdi ki, son maçımızı evimizde oynayalım. Çünkü aramızdan ayrılacak bazı oyuncularımız da seyircisiyle vedalaşırdı. Ama maçtan 1 gün sonra taraftarımızı oyuncularımızla statta buluşturacak bir tören düzenleyip futbolcularımızı onore edebiliriz” dedi. Ben de gelen ağır cezalardan beri bu konuyu düşünüyordum. Bize iki sezon üst üste Avrupa kupaları heyecanı yaşatan bu altın kramponlara bu camia bir güzellik yapmalı… Hem de yıllarca unutulmayacak bir güzellik… Nasıl bir güzellik mi? Şöyle ki; Bursaspor taraftar dernekleriile yeşil beyaz sevdalısı SİAD’lar gibi sivil toplum örgütleri bir araya gelerek, son şampiyon ve UEFA Avrupa Ligi biletini cebine koyan Bursaspor’a DEV bir GÖNÜLLERİN ŞAMPİYONU KUPASI yaptırmalı… Hem de eşi benzeri görülmemiş heybette bir kupa… * Statta tören düzenlensin Bunun için de Sağlam’ın dediği gibi 22 Mayıs Pazar akşamı Atatürk Stadı’nda bir tören düzenlenmeli… 25 bin taraftar, tarihinde ilk kez üçüncülük elde edecek takımını bağrına basmalı… Pazar akşamı, on binlerce yeşil beyazlı taraftar adına bir tribün temsilcisi (örneğin; BursAnkara dostluğunun temelini atan Teksaslı Şehit Asteğmen Abdülkerim Bayraktar’ın ikizi Fehmizat olabilir), bu anlamlı kupayı Avrupalı Timsah’ın kaptanı Ömer Erdoğan ve arkadaşlarına vermeli… Eminim ki, bu kadar badirenin ardından bu tören; hem Avrupa yolcusu futbolculara, hem de Bursaspor taraftarına ilaç gibi gelecek. * 16 Mayıs da kutlanmış olur Bu ritüel; camiaya çölde vaha etkisi yapar. Son haftalarda daha da kabaran Bursasporluluk ruhunu güçlendirip perçinleyecek. Böylece 16 Mayıs Bayramı, bir hafta rötarlı da olsa yeşil beyazlı camia tarafından kader kurbanları da anılarak, hakkıyla kutlanmış olur. ** Çok sağol Federasyon! Bu Futbol Federasyonu’nun Bursaspor’a yaptığı nedir biliyor musunuz? “Nasılsa yakında gideceğiz. Bari giderayak öyle bir racon keselim ki, herkes görsün!” Yani, İstanbul’da sırça köşklerde yaşayan Federasyon’un karar vericileri, resmen halk jargonuyla söyleyeyim; bize gider yaptı gider!.. Böylece, başta İstanbul’un üçüzleri olmak üzere son şampiyonun düşmanlarını sevindirdiler, içleri rahat olsun! Gideceklerini nereden mi biliyorum? Biraz araştırın siz de öğrenirsiniz dostlar. Hatta teşekkür ediyorum kendilerine… Evet evet, yanlış okumadınız; Çok teşekkür ediyorum Federasyon yönetim kuruluna… Üstüne de “iyi ki varsınız” diyorum. Yoksa, siz böyle eşi benzeri görülmemiş cezaları kesmeseydiniz, koskoca kenti kim, nasıl kendine getirecekti ki?! Çünkü, son dönemde Bursaspor camiası bir hayli karışmıştı. Şampiyonluk sezonundaki kenetlenmeden neredeyse eser yoktu. Herkes nalıncı keseri gibi kendine yontmaya, hesap kesmeye çalışıyordu. Ama boşuna dememişler, her şerde mutlaka bir hayır vardır, diye… Kim bilir, belki de bu acı tecrübe, kentin, taraftarın, kulübün, kısacası yeşil beyazlı camianın bütünleşmesine vesile oldu. İnanıyorum ki, 16 Mayıs 2010’dan sonra Bursaspor camiası hiç bu kadar hırslı, bu kadar motive olmamıştır. Diyeceksiniz ki, “kenetlenmek için böyle olayların mı yaşanması gerekiyordu?” Tabii ki hayır! Egemen güçlerinbizi uyandırması mı lazımdı? Tabii ki hayır! Ama burası Bursa… Dibi görmeden tavan yapamayan, zorlu bir süreç yaşamadan kenetlenemeyen bir kentiz ne yazık ki! Öyle ya; 2004’te küme düşmesek belki de 2010’da bu tarihi futbol devrimine imza atamayacaktık. İşte bu nedenle, bir musibet bin nasihatten evladır demişler. Hasıl-ı kelam, ironi bir yana, Bursaspor camiasının bu olumsuz gibi görünen süreçten daha da güçlenerek çıkacağına ve bundan sonra arıza çıkaranların alayına gider yapacağına inanıyorum.
Serkan Yetişmişoğlu
Bursa Gerçek Gazetesi
