Emin Adanur “Hiçbir oyuncuyu zorla tutamayız fakat…”

Adaylık sürecine değinen Adanur, “Yaklaşık 1,1.5 yıldır Bursaspor’da problemler olduğunu biliyordum. Mesut Mestan zamanında, yardımcı olabilmek için kendisiyle de çok kez görüştüm. Aslında geçen seneki kongrede de 20-25 milyon TL’lik bir katkı ile aday olmayı düşünmüştüm.  Bir nabız yokladım, fakat karşılığını alamadım. Bir de o dönem şimdiye göre daha kaotik bir ortam vardı. Geçen sezon gelip başarısız olsaydık çok daha ağır şekilde suçlanabilirdik. Sanki birilerinin önünü kesip de gelmişiz gibi olurdu. Erkan Bey başkan olduktan sonra hepimiz birbirimizin yüzüne baktık ve açıkçası pişman olduk. Çünkü birinin çıkıp bu işi yapabileceğini düşünmüştük. O anda karar verdik ve ‘Bir daha Bursaspor’a bu süreci yaşatmayacağız’ dedik. ” şeklinde konuştu.

“KENDİMİZİ RİSKE ATTIK” 

Adanur, “Bir başkan adayının, 3-4 ay önce adaylığını açıklaması Bursaspor tarihinde yoktur. O yolu önceden, açıklama yaparak kapattık. Ortaya bir para koyduk ve bunun üzerinde bir miktar verebilecek olan varsa davet ettik, yoksa yolumuzun kesilmesini istemedik. Kendimizi de riske atarak böyle bir maddi kriter belirledik. Bursa çok kıskanç bir şehir. ‘Ben kendimi ortaya atayım, zaten sırf ben olmayayım diye bir sürü insan ortaya çıkar’ diye düşündüm ve yanılmadım. Acı ama bu böyle. Bursaspor’a olan sevgi ve saygımdan dolayı aday oldum. Şehrimin bir numaralı markası, şehrimin önde gelen insanları veya akıllı insanları tarafından yönetilmeli. Bu kulübün marka değeri yükseltilmeli. Bursaspor şampiyon olduğunda, Bursa’nın kendine has ürünlerinin tüketiminde bile artış sağladı. Bursaspor, şehrin tüm marka değerlerini yükselten bir kulüp.” dedi.

“KULÜP TRANSFER YASAĞI İLE İMAJ KAYBI YAŞIYOR” 

Yönetimi devraldıklarında ilk yapacağı işi açıklayan Emin Adanur, “İlk yapacağımız şey, transfer tahtasını açmak olacak. Personel maaşlarını söylemiyorum bile. Çünkü bunlar zaten yapılması gereken şeyler. İnsanlar, aslî görevlerini yaptıklarında ekstra bir iş yapıyormuş gibi konuşuyor, bu doğru değil. Bir baba, eve geldiğinde ‘elektrik faturasını ödedim’ diye övünür mü? Personelin maaşını zamanında yatırmak da yönetimlerin aslî görevlerinden biridir. Kulüp, transfer yasağı alarak imaj kaybı yaşıyor. Aynı zamanda büyük bir kayıpla da sezona başlıyor. Puan silme tehlikesiyle de karşı karşıyayız. Bunu da engellemek için buradayız. Biz, yönetim olarak 40 milyon TL vadettik. Transfer tahtasını açılması için gerekli olan para 60-70 milyon TL. Kalan 20-30 milyon TL”yi verecek biri varsa biz zaten transfer tahtasını hemen açarız.  İnsanlar, ‘Neden 40-45 gün içerisinde tahtayı açacaksınız? Süre çok uzun?’ diye sordular. Çünkü benim vereceğim para belli. 40 milyon lira. Tahtanın açılması için gereken para da belli. Bu 45 günlük süre içerisinde bu farkı kapatmak için satış yapacağım. Bu süreçte reklam gelirleri elde edeceğiz. Mesela formanın göğüs reklamını sezon boyunca bir şirkete vermeyeceğiz. Bire değil 36’ya böleceğiz. Her firmaya 150 bin liradan satıp 5.5 milyon lira civarında gelir elde edeceğiz. Böylelikle bir firmadan 1 milyon 800 bin TL almak yerine 36 firmadan toplam 5.5 milyon TL gelir elde edebileceğiz. Bu 45 günlük sürede geriye kalan parayı toplamayı çalışacağız. Reklam veya loca satışlarından bunu sağlamak zorundayız. Stadyum isim hakkı da buna dahil. O konuda da çalışmalarımız sürüyor. Ondan da bir sezonluğuna 4-5 milyon TL’lik bir gelir bekliyoruz. Bu süreçte Bursa’nın değerli iş insanlarını ziyaret ediyorum. Ama bunlar saygı ziyaretleri. Kimseden maddi bir şey talep etmiyorum. Önce biz yapalım, bizim yaptığımızı görsünler, onlar zaten bunu görünce destek verirler. Son 3-4 yıldır şehrin ileri gelenleri kulübü maddi açıdan desteklemiyorsa bunun bir sebebi vardır. Ben o sebebi biliyorum. O yüzden bu saygı ziyaretlerini yapıyorum.” ifadesini kullandı.

“HOCA DEĞİŞİKLİĞİ YAPARAK RİSK ALAMAYIZ” 

‘Mustafa Er ile devam edilecek mi?’ sorusuna yanıt veren Adanur, “Değişim, bazı noktalarda çok büyük zarar getirir. Mustafa hoca ciddi bir ruh yakalayarak bana göre elde edilemeyecek bir başarıyı yakaladı. En azından bunun çoğunluğunu başardı. Ligi, taraftarı, kendi oyuncularını çok iyi tanıyor.  4-5 yıllık bir Süper Lig planlaması yapsaydık hoca tabii ki değiştirilebilirdi. Ama ilk sezon direkt olarak Süper Lig’i hedeflediğimiz için, hoca değişikliği yaparak risk alamayız. Kulübü, camiayı, taraftarı bilmeyen, futbolcuları tanımayan bir hoca getirmek istemiyoruz. Kendisiyle fiilî olarak bir görüşmem yok. Ama zaten her yerde, onunla devam etmek istediğimiz söylüyorum. Bu şekilde bir haber göndermiş oluyoruz.” dedi.

“HİÇBİR FUTBOLCUYU ZORLA TUTAMAYIZ, AMA PARA KAZANDIRMAK ZORUNDALAR”

Adanur, genel olarak gitme ihtimali olan futbolcuları şu sözlerle değerlendirdi:

“Ben futbolcularla görüşemedim. Sadece Burak Altıparmak konusunu hallettim ve onu takımda kalması için ikna ettim. Futbolcuların kalmasını istiyorum çünkü Süper Lig hedefimiz var. Her insan tabii ki özgürdür, hiçbir oyuncuyu zorla tutamayız fakat para kazandırmak zorundalar. Gitmek isteyen herkes, kulübe maddi katkı vererek gidecek.”

“İŞİ EHLİNE VERECEĞİZ” 

Futbol aklını doğru bir organizasyon ile oluşturacaklarını söyleyen Adanur, “Kulübün futbol aklı futbolu bilen, bu oyundan anlayan insanlar olacak. İsim olarak değil ama ekip olarak. Tepeye çok iyi birini getirip altındakileri ezdrmeyeceğiz. Aklı başında bir adam getireceğiz. Liyakat sahibi insanlar gelecek. O yöneticinin akrabasıymış, bunun dostuymuş, bu gibi şeyler umrumda bile değil. İşi ehline vereceğiz. Kimse öyle taleplerle gelemeyecek. Bir SEO atadık, böyle talepte bulunanlar gelip  SEO’muz ile konuşacak. İşe alım olacağı zaman direkt oraya yönlendirilecek. Biz karışmayacağız.” ifadesini kullandı.

“SÜPER LİG’E ÇIKAMAZSAK 40 MİLYON TL BAĞIŞ OLARAK KULÜBE KALACAK” 

Adanur, “Eğer Süper Lig’e çıkamazsak, vereceğimiz 40 milyon TL, kulübe bağış olarak kalacak. Bu 40 milyon, kaba tabirle Bursaspor’un tek atımlık kurşunu. Taraftar, hedefi Süper Lig olarak gösteriyor. Elinde de bir tane kurşun var. Hedefi vurdun vurdun, vuramazsak belki de kulüp batacak. Çok büyük sorumluluk. Süper Lig’e çıkarsak da akılcı davranacağız. Orada kalıcı olmayı amaçlıyoruz. Üç senedir şehir olarak çok yıprandık. ‘Süper Lig’e çıktık hemen Avrupa kupalarına oynayalım’ demek hayalcilik olur. Zaten öyle bir bütçemiz de yok Süper Lig’de kalıp, bir yandan da borcu eritmeye çalışacağız. İlk hedef oraya çıkmak, sonrasında da borçları minimuma indirmek. Yaklaşık 800 milyon TL’lik tüm borcu komple kapatacak bir gücümüz yok. Ama kademeli olarak azaltacağız.” dedi.

“O BEDELİ ÖDETECEK KİŞİ BENİM” 

Kulübün kötü gidişatının sebeplerini anlatan Adanur, “Şampiyonluktan sonra beklenti çok yükseldi. Seviye de yükseldi. O seviye iyi yönetilemedi, ciddi bir tecrübesizlik vardı. Belirli bir süreden sonra da ciddi bir liyakatsizlik oldu. İşi parayla halledebileceğini düşünüp halledemeyen insanlar vardı. Geçmişteki şampiyonluk herkesi rahatlatmış. Bu kulübün sürekli zirveye oynayacağını düşündürmüş. Zaten gelen yönetimler de bu işin cazibesini görmüş. Sonuç olarak 3-4 sezon düşmemeye oynayan kulüp, sonunda küme düşmüş. İnsanlar zaten bıktı. Parayla bile yönetilemeyen bir durum olur mu? Bunun açıklanacak hiçbir tarafı yok yok. Bir kulüp, parayla batar mı? Tamam para kazanamazsın, batarsın. Ama burada ciddi bir vaka var. Ciddi bir yönetilememezlik var.” şeklinde konuştu.

“BU SİSTEMİ BOZANLARLA ÇOK UĞRAŞIRIM” 

Adanur açıklamalarına şöyle devam etti:

“Geçmişte bu konularla ilgili davaların da zaten takipçisi olacağız. Sanki bu işte başkanlardan çok yöneticilerin daha çok payı var. Sadece tek bir insanı değil, yanlış olan organizasyonda kimin payı varsa hepsi o bedeli ödemeli. Bir 15-20 kişi var, Bursaspor bu kişiler yüzünden bu duruma geldi. Bu insanlar bedel ödemeli. Bugüne kadar belki çok kişi konuşmuştur ama bu bedeli ödetecek kişi benim. Ben bugüne kadar ne yaptıysam alnımın teriyle yaptım. Cebimden bir şeyler verip bu sistemi düzeltmeye çalışıyorsam, sistemi bozanlarla çok uğraşırım. Bu kadar basit olmamalı. 10 yıl önce şampiyon olmuş bir kulüp, bugün bizim kucağımızda 800 milyon borçla duruyorsa burada çok başka şeyler vardır. İnsanlar da bir yere kadar susar. Bu şehir aptal değil. Bu kulüpten kendine çıkar sağlamış her kim varsa bunun hesabı sorulacak. Gerçek Bursaspor taraftarı için bunun hesabını soracağım.”

“YILLARCA BURSASPOR ÜZERİNDEN REKLAM YAPMADILAR MI?” 

“Yıllardır siyaset, Bursaspor’u kullandı fakat artık o yıl, bu yıl. Bursaspor, siyaseti kullanmalı. Bazı şeyleri kabul etmek gerekiyor ki Bursaspor, siyasetin göbeğinde. Yıllarca siyasiler Bursaspor üzerinden reklam yapmadı mı? Artık Bursaspor’un bu insanları kullanması lazım. Bursa’nın çok kıymetli siyasileri var ve bu insanlar iletişime aç durumda. Bizim yönetimimizin en büyük farkı, kulübün marka değerini geriye getirmek olacak. Herkes marka değerini zedeliyor, biz buna artı puan kazandıracağız. Yani Bursaspor’a insan kazandıracağız. Kimseyi ‘Sen Fenerbahçelisin, Galatasaraylısın’ diye dışlamayacağız. Dün başka bir takımı tutuyormuşsun, bugün o formayı çıkarıp ‘Ben Bursaspor’a katkı koyacağım’ demişsin. Kim seni engelleyebilir? Artık insanları uzaklaştırmayacağız. İnsanlar artık Bursaspor armasını görünce önünü ilikleyecek. Kulübün eski saygınlığını geri getireceğiz. Bursaspor kimseye muhtaç bir kulüp değil. Sadece doğru yönetilmediği için bu durumda. Biz de doğru yönetip daha sonra devredeceğiz. Hayrettin Bey’i başkan olarak seçmemin sebebi de tecrübesi ve güvenilirliği.”

“GEÇMİŞTE SADECE OTOBÜS VE BİLET AYARLAMAK İÇİN KOLTUĞA OTURMUŞLAR” 

“Taraftardan sorumlu yöneticimiz olacak. Ama geçmişte bu işi yapanlar sadece otobüs, bilet ayarlamak için o koltuğa oturmuş. Bizim sosyal projeler üretmemiz lazım. Mesela Ramazan ayında erzak dağıtmak, burs verip öğrenci okutmak. Bursaspor’un bu tür faaliyetleri yapması gerekiyor. Çünkü bunu yapabilecek güçte. Bunu da taraftarlarımızla, üyelerimizle yapacağız. Sosyal yardımlaşmaları yaparken taraftarlarımızla da bağı güçlendirmiş olacağız.”