Dear Angelina
Öncelikle Lady Diana’nın yerini alıp dünyanın iyilik meleği olman herkesi mutlu ediyor. “Bunları şov için yapıyor” diyenlere aldırma ben sana inanıyorum. Kaos ve sıkıntı olan yerlere gidip o bölgelerde psikolojisi bozulan halka moral vermen ve dikkat çekmen çok önemli.
Biraz kendimizden bahsedeyim. Biliyorsun geçen yıl tarihimizde ilk kez şampiyon olduk. Bayrağımızı Boğaz Köprüleri’ne astık. Dünya devlerini ağırladık. Bu sene sizin Altidore’u da aldık,annesi ile geldi özellikle İskender’i çok sevdiler.
Ligi de iyi bir yerlerde bitirdik.
Ama biraz canımız sıkkın, niye mi? Bizim Uludağ’ın en keskin maden sularının bile hazmettiremeyeceği hazımsızlar düğmeye bastı. Bursaspor’un önünü hakem kararlarıyla sahada kestiler. Önümüzdeki sezon içinde yine masabaşı oyunlarına başladılar. Önce daha evvel örneği olmayan cezalar verdiler, İstanbul’daki Beşiktaş maçında bıçağı da cezayı da biz yedik! Ardından Bursa’da bir senaryo sahneye kondu. ‘Sporda şiddet yasası çıkardık’ dediler, Ama anladık ki, Bursa’da şiddet yasasıymış!
TAM 40 GÜN OLDU
(Pazar günü GS-FB basket maçında polisle çatışanlara tek ceza verilmedi de o bakımdan) Bir şekilde Bursaspor taraftarı, polis ile karşı karşıya getirildi. Milli Takım’a verdiği destekle ‘Milli seyirci’ unvanını alan, vatanseverliği ve yardımseverliği herkesçe bilinen Bursasporlular’dan 51’i İstanbul basının ‘teröristler’ yakıştırmaları ile 40 gündür cezaevinde yatıyor. Onların geleceklerine sürülen lekeyi, ailelerinin durumunu düşünen yok. Bizimkiler taş attı diye içeride yatarken, şehirlerde polise taş atsınlar diye KCK’yı kuranlar milletvekili oldu. 10 milyar maaşla ceylan derisi meclis koltuklarına kuruldular.
Ardından TFF Mahmut’un cezası geldi. Hiçbir suçu olmayan Bursaspor’a 5 maç ceza verdiler. Bir de “küme düşürmediğimize dua edin” dediler. 2004 yılında Bursaspor’un küme düşmesine neden olan ve şike yaptığı belgelenen takımlara ceza vermeyerek zaten bunu yaptıklarını unuttular!
Bunları düşünürken transfer mevsimine girdik. Her zamanki plansız transfer politikamızla yine geç kaldık ”Ne Whittaker’mış be” dediğimiz bir İskoç’un peşinde koşup duruyoruz. “Transfer ne zaman bitecek” derken yönetim kurulu toplantıları Acemler Emniyet’te yapılmaya başlandı! Ardından başkan ve yöneticiler cezaevinde gönderildi. İnan, artık birileri bize kamera şakası yapıyor diye düşünmeye başladık!
“Bal tutan parmağını yalar” anlayışını ‘bal tutan balı kaşıklar’ zanneden bazı yöneticilerimizin olduğu iddia edilince iyice yıkıldık. Öyle ya, şampiyon yönetime bu yakışır mıydı?
“İnşallah şeytana uymamışlardır” diye dua ediyoruz. Bazılarımızın psikolojisi iyice bozuldu.”
“Her kulüpte yolsuzluk oluyor ne olmuş yani” diyenler bile var. İşin en kötü tarafı kayyum atanacak dedikoduları. Yani Bursaspor yönetiminin kulübü yönetmesine izin verilmeyeceği söyleniyor. Asılması beklenirken, ada hediye edilip, İmralı Tatil Köyü’nden(!) örgütünü yöneten malum kişiye bir şey denmezken, Bursaspor’un yönetilmesine ise engel olunacağı söyleniyor. İnan, sokaklarda yürüyemiyorum herkes “ne olacak Bursaspor’un hali” diye soruyor.
BALKON KONUŞMASI YAP
Ha söylemeyi unuttum. Evvelki akşam Ricky geldi biraz moral verdi. Ama asıl senin gelmen lazım.
Bir balkon konuşmasına ihtiyacımız var. Vilayetin balkonuna çıkıp bir el sallasan yetecek. Gelirsen seni Kraliçe Elizabeth’in gittiği Kozahan’a da götürürüm. Yeni tramvayımızı da gösteririm. Bursalıların senin moraline ihtiyacı var, dört gözle bekliyoruz.
Brad’a selam. Çocukların gözlerinden öptüm… Tarık.
Tarık Çapçı
Bursa Gerçek
