Bursaspor – Efes biletleri tükendi!

En sonuncusu 2000 yılında olmak üzere; Rivers’lı, Griffith’li, Murat Konuk’lu Tofaş maçlarına giderdim. Pau Gasol’lü Barcelona’ya karşı oynanan maç, en unutamadığım maçtı. Şimdi, Bursa’da yaşamadığımdan, böyle bir imkanım maalesef yok. O zamanlar basketbol tribünleri sanki daha organize gibiydi. Rahmetli İsmet Badem bile tribünlerden sık sık övgüyle bahsederdi. Bilmiyorum, belki de televizyondan izlemek beni yanıltıyor olabilir.
Yine de kıdemli bir basketbol seyircisi olarak tribünlere yönelik naçizane bir kaç önerim olacak…
1. Bizim takım serbest atış atarken tezahürat veya gürültü yapılmasın,
2. Tribünler hep bir ağızdan coşkuyla tezahürat yaparken, sayı atan oyuncumuzun adı anons edilmesin, güzelim tezahürat bölünmesin,
3. Tribünden sahaya bir şey atılmasının veya küfür edilmesinin takıma hiç bir katkısı yok, zararı çok büyük. Böyle yönelimleri olanlara karşı, tribün amigoları-abileri aracılığıyla kulüp yönetimi kendi tedbirini almalı, başı boşluğa meydan verilmemelidir. Amigoların başlıca görevi, milleti bağırtmaktan evvel bu olmalıdır.