Bir Sürpriz mi Var Çocuklar?
Kolay maç olmasını zaten beklemiyorduk. Hiç kimse maç öncesi 3’lü 4’lü skorlardan bahsetmiyordu. Kimse sanmasın ki bu beklentilerimizin sekteye uğradığı anlamına geliyor. Taraftar olsun, medya olsun, maç öncesi sadece o gün sahaya çıkacak kadroyu tartışıyordu. Herkes kafasında şablonlar oluşturmuş, solda bugün kim oynar, önde kime yer verir, forvet kim çıkar soruları dizeleniyordu. Sanki bütün camia İstanbul’un tabelacı medyasına inat sadece futbol konuşmak istiyor. Maç sonrası da gördük ki, ilk dakikalarda bulunan bir golle, vasatı aşamayan bir oyunla alınmış galibiyet için ‘’Bursa Gümbür Gümbür’’ başlıklarına kimse itimat etmiyor. Futboldan en keyif verici futbol söyleşilerimiz gerçekleşiyor. Bu keyfin içinde Insua’nın bekleneni verememesi, Steinert’in nasıl olurda maç boyunca geri dönemeyişi tartışmaları da yerini alıyor. Derin kadro içinde oluşan as kadronun oyuna bir iki müdahale ile dahil olduğunda nelerin değiştiği keyfimize keyifler katıyor. Olsun diyoruz 1-0 olsun bizim olsun. Rotasyonlu kadromuzla Türkiye Ligi’ni götürebildiğimizi görmek bizleri yeterince memnun ediyor. Hiçbir futbolcudan standart form seviyesi beklememek gerektiğini görmüş oluyoruz. Alt yapılardan itibaren beraber oynayan Volkan-Sercan uyumunu Turgay-Nunez’den beklemenin haksızlık olacağını farkında olarak beklentilerimizi dile getiriyoruz. Peki camia bu kadar mı mütevazı olmalı? Bence olmasa iyi olur. İlk beş dedikten sonra şampiyonluk yaşamış bir camia bundan sonrasında önemli olan katılmaktı anlayışını aşmış olmak zorunda. Şimdi telaffuz ettiğimiz organizasyonun adı Şampiyonlar Ligi. Mutevazı olmaya gerek yok. Oraya katılmak için yeterli kriterleri taşıdığımız için organizasyonda yer aldığımızı farkına varmamız lazım. İlk maçın skorunu Valencia’nın lig maçlarını izlediğim zaman çok şaşırtıcı bulmamaya başladım. Skor bizi rencide etse de ilk maç heyecanı deyip Glasgow’da kişilikli oyunumuzu göstermemiz gerekiyor. En iyi oynadığımız hızlı hücum oyununa en yatkın oyuncularımızla bu maça çıkacağımıza eminim. Ertuğrul hoca dersimizi aldık derken samimiyetine inanıyorum. Sercan’ı Volkan’ı iki maç üst üste dinlendirmek istemeyeceğine eminim. Batalla bu oyun anlayışında daha etkili olacağı aşikar. Şimdiden kafalarda kadrolar oluşmaya başlamışsa Ertuğrul hoca Bucaspor maçından önce Rangers kadrosunu kurmuştur bile. Şimdi son söz futbolcularda olacak. Avrupa arenasında yıldız olmayı bekleyen oyuncularımızın önlerindeki birkaç fırsattan biri.. Oturmuş oyun yapımızı, kalitemizi, stresten uzak şekilde sahaya yansıtırsak bizlere yeni mutluluklar yaşatabilecek bir takıma sahip olduğumuzu biliyoruz. Kim bilir belki de yine bir ilk Çarşamba akşamı yaşanır, ilk şampiyonlar ligi zaferimize imza atmış olacağız. Kimilerine göre bu çok büyük sürpriz olsa da, bana göre Süper Lig şampiyonluğundan daha sürpriz değil.
Erdinç Selalmaz
