Taksi tutsa yetişemez
Timsah, işe Avni Aker’den 3 puan çıkartarak başlarsa, üçüncülük koltuğunda rakibi kalmaz. Geçen sezonki o ‘2010 ruhu’ son 6 haftaya yansırsa, en yakın rakibi Gaziantepspor, taksiye binse bile Bursaspor’un hızına yetişemez…Gerçek Gazetesi okurları için farklı bir bakış açısıyla ‘Çift Forvet’i bu hafta başlatıyoruz. Çift Forvet’te… Uzun boyundan dolayı, hem kaleye sırtı dönük oynayabilen, hem de hava hakimiyeti yüksek Özge Yetişmişoğlu, pivot santrfor mevkiinde görev yapacak… Çok iyi adam geçme özelliği ile bilinen çalım ustası Tarık Çapçı da sert futboluyla rakip savunmanın korkulu rüyası olacak… Formatı, az sonra okuyacağınız soru-cevap kısmında zaten siz çözeceksiniz, ama küçük bir açıklama yapmak gerekirse… Bursaspor’u yaşam şekli haline getirmiş, yeşil ve beyazla yatıp kalkan biz, düşündük taşındık ilk köşemizde birkaç konu başlığı belirledik. Biz sorduk ve yine biz cevapladık açıkçası… Hani, kendin çal kendin oyna cinsinden… Samimiyetimizi satırlarımızda fazlasıyla hissedeceğinizden, okurken hem düşünüp hem keyif alacağınızdan şüphemiz yok… Aynı fikirde olmayabiliriz, ama inanıyoruz ki; insanı başarıya götüren, doğru yolu bulduran tek yol da budur… Yani; farklı fikirler, ortak paylaşımlar… O halde, buyurun beyin fırtınasına… Antalyaspor yenilgisiyle beklenmedik bir puan kaybı yaşayan Bursaspor, üçüncülük koltuğunda da rahat değil. Ligin boyu giderek kısalırken, Timsah’ı nasıl bir 6 hafta bekliyor, dilerseniz buradan başlayalım. TARIK ÇAPÇI:İki sezondur Bursaspor’da şunu gördük. Rakiplerin kim olduğu ve ne oynadığı çok önemli değil. Asıl önemli olan Bursaspor’un ne yaptığı… İyi bir Bursaspor’un karşısında hala bu ligde durabilecek bir takım olduğu düşünmüyorum. Süre gelen düşüş ise son 6 hafta tam tersi bir şekilde yükselişe dönüşecektir. ÖZGE YETİŞMİŞOĞLU:Özellikle ligin ikinci yarısı itibariyle hep gözlerimiz geçen sezonki Bursaspor’u arıyor. Futboluyla keyif veren, kazanma hırsıyla yanıp tutuşan bir takım vardı karşımızda. Hakem hatalarıyla dolu Eskişehirspor maçının ardından yaşanan demoralizasyon takımın dengesini alt üst etti. Kalan 6 haftada Trabzon, Kayseri ve Beşiktaş deplasmanları var. Yani üç hedef maç… İşe Avni Aker’de 3 puan almakla başlarsak, nefesini ensemizde hissettiğimiz Gaziantepspor, bırak koşmayı, taksiye atlasa bize yetişemez!.. PROFESYONELİ İLGİLENDİRMEZ Yönetim bazlı sıkıntıların da düşüşü katkısı var mı tartışılır. Ancak işinde profesyonel olan insanların bu tarz olaylarda fazla etkilenmemesi gerekiyor. TARIK ÇAPÇI: Hakem hatalarından dem vuruyoruz ama düşüşün tek sebebi bu olmamalı… Kulüpte yaşanan mali polis baskınları, güvenlik güçlerinin her odayı didik didik araması gibi nahoş olaylar takımın psikolojisine nasıl etki yapmıştır, buna da bakmak gerek. Ben bu yılki düşüşü Şampiyonlar Ligi’ndeki demoralizasyona, futbolcuların motivasyon kaybını, yanlış transferlere ve hakem hatalarına bağlıyorum. Futbolcular profesyonel… Kulüp idaresi anlamında yaşanan olumsuzluklardan etkilendiklerini zannetmem. ÖZGE YETİŞMİŞOĞLU: Söylediklerinin altına imzamı atmakla birlikte hemen empati yapıyorum da… Ben futbolcu olsam, önemli bir deplasman için hazırlıklarımı tamamlamışım. Tam bavulumu almış keyifle odamdan çıkarken tesisin hemen her odasına sivil polislerin girip çıktığını görsem açıkçası bu durum hiç hoşuma gitmezdi. E bu da motivasyonumu olumsuz yönde etkilerdi. TARIK ÇAPÇI: Yine de bir profesyonelin bu tür idari konulardan çok fazla etkilenmemesi gerekiyor. ÖZGE YETİŞMİŞOĞLU: Tamam o zaman, yarın maliyeden ekipleri sizin eve yolluyorum J *TARIK ÇAPÇI: Avni Aker’de çok kritik bir 90 dakika oynanacak. Bir tarafta zirveyi bırakmak istemeyen ev sahibi ekip, diğer yanda tarihinde Trabzon’da hiç kazanamamış ve üçüncülük koltuğunu sağlama almak isteyen bir Bursaspor… İşin bir de geçen sezonki şampiyonlukla ilgili boyutu var.Ortada borçlu-alacaklı var mı, konusuna da değinelim biraz. AVNİ AKER FENOMENİ Avni Aker galibiyeti artık Bursasporlular için yeni bir fenomen haline geldi. Ertuğrul Hoca’nın Avrupa başarısından önce bunu gerçekleştirmesini tüm Bursasporlular hasretle bekliyor. En azından Avni Aker Stadı yıkılmadan orada bir galibiyet görmek acaba Bursasporlulara nasip olacak mı, diye merak ediyorum. Borç-alacak meselesine gelince… Bursaspor’u geçen sezon Trabzonspor şampiyon yapmadı. Bordo mavililer sadece Fenerbahçe’nin şampiyonluğuna engel oldu. Ortada alacak verecek yok. İlla ki ‘alacağımız var’ diyorlarsa 0-0’lık Fenerbahçe-Bursaspor maçının sonucuyla tatmin olmuşlardır herhalde. ÖZGE YETİŞMİŞOĞLU: Senin bu fantastik yorumun üzerine gel de atraksiyonel bir cümle kur şimdi Tarık… Bir kere kazanmak için sebebimiz çok. Kaybetmek gibi de bir lüksümüz yok. Hoş, oradan hangi sonuçla çıkarsak çıkalım, İstanbul’un sarı lacivertli renklere boyanmış yazarları Bursaspor’u lekeleyecek bir şey bulacaktır. Çünkü hepsinin gözü bu maçın üzerinde olacak. Hazır tarih yazmak gibi bir gelenek oluşturmuşken, Karadeniz’in gemilerini batırmanın tam vaktidir. Alacak- verecek hikayesi de tam bir komedi. Bursaspor, dişiyle tırnağıyla kazıya kazıya uzandığı kupayla Türk spor tarihinin en temiz şampiyonluğuna imza atmıştır. Biz kimsenin sayesinde şampiyon olmadık. Bu sezon da kimsenin şampiyonluğuna katkıda bulunma gibi bir misyonumuz yok. TARIK ÇAPÇI: Bu konuda İbrahim Yazıcı’nın söylediği iddia edilen‘Fenerbahçe maçında Trabzonspor’a borcumuzu ödedik’ cümlesini tartışalım bir de… Bursaspor, Kadıköy’de 1 puan kazandı veya 2 puan kaybetti. Oradaki bu puanı kesinlikle kendisi için aldı. Diğer takımlar bununla ilgili kendilerine istedikleri yorumu çıkarabilirler. Bu Bursaspor’u bağlamaz. Başkan Yazıcı’nın da Trabzonspor’un veya diğer kulüplerin bu maçtan istediği manayı çıkarmasında bir sakınca olmadığını söylemek istediğini tahmin ediyorum. Aksi takdirde Sadri Şenervari bir açıklama olarak değerlendiririm. ÖZGE YETİŞMİŞOĞLU: Bana kalırsa Bursaspor Kadıköy’de 2 puan kaybetti. TARIK ÇAPÇI: Zaten bu tartışmalara Ertuğrul Sağlam, “Bizim kimseye borcumuz yok” diyerek son noktayı koydu. Aslında Bursaspor basın sözcüsünün bu konudaki görüşünü daha bir merakla bekliyordum. ÖZGE YETİŞMİŞOĞLU: Sana tavsiyem fazla merak etme!.. Zaten iyi ki Ertuğrul Hoca var. Kritik anlarda sahneye çıkıp skoru lehimize çeviriyor… ** ** Bu kez karavana olmaz -Sezon başında isabet sağlanamayan transferler, devre arası Kenny Miller ve Altidore isimleriyle bir nebze telafi edildi. Ancak yeni sezonda çıta artık yükseldi. Karavana değil isabet şart. ÖZGE YETİŞMİŞOĞLU: Geçen sezonki karavanalardan sonra yeni sezon nasıl bir transfer politikası belinlenmesi ve hangi yolun izlenmesi gerektiğini de konuşalım. TARIK ÇAPÇI: Geçen sezon ne yaptılarsa yeni sezonda tersini yapsınlar. Ne yani, kimseyi transfer etmesinler mi? Şaka bir yana, Arjantin tutkusundan vazgeçilsin mi diyorsun? TARIK ÇAPÇI: İlla ki Arjantin’den alınacaksa, iki maç izlenip futbolcu almak yerine Wipe-Out yarışması için bu kışı orada geçiren Asuman Krause’ye sorulsun, daha faydalı olur! Şaka bir yana, ben transferde bir futbolcunun yıl boyu izlenerek alınması taraftarıyım. Birkaç maç izlenerek alınan futbolcularla halimiz ortada. ÖZGE YETİŞMİŞOĞLU: Kenny Miller gibi bir ismi kadrosuna katarak transfer çıtasını belli bir noktaya getiren Bursaspor’un, yeni sezonda, koşarken göbeği önden giden, atletik yapısından eser kalmamış futbolcuları transfer etmesini beklemiyorum. İsmini telaffuz edemediğimiz, google’da arama yaparken yüksek çözünürlükte bir fotoğrafına ulaşamadığımız, Güney Amerika’nın bozkırlarında çift kale maç yaparken kendini Bursaspor’da bulmuş futbolculara artık bu kulübün kapısı kapalı. İsmiyle, cismiyle, kariyeriyle, popülaritesiyle ve elbette ki yetenekleriyle çok konuşulacak isimlere ihtiyaç var. İbrahim Yazıcı, geçtiğimiz günlerde bir söyleşide “Teknik konularda tek patron Ertuğrul Sağlam’dır. Kararları o verir, bize de uygulamak düşer” demişti. Şimdi ipler Ertuğrul Hoca’nın elinde. Madem kararlarını uygulayacak bir yönetim var arkasında, o halde getireceği yabancılardan da birebir sorumlu tutulacaktır. Doğal olarak da bu kez karavana değil, tam isabet bekliyorum kendisinden… TARIK ÇAPÇI: Örneğin forvet alacağız. Ben öncelikle kariyerine önem verilmesi gerektiğini düşünüyorum. 100 maçta 3-5 gol atmış adamları forvet diye almanın mantığı yok. Bir futbolcunun kariyerinde yaptıkları, yapacaklarının teminatıdır, basit mantığını benimsememiz gerekiyor.
Bursa Gerçek Gazetesi