Kendi şirketlerinizi böyle mi yönettiniz?
Ali Ay ve yönetimi çok hızlı bir başlangıç yaptı ve adeta kurtarma planı hazırlayıp hareket geçti…Geçmiş yönetimin keyfi(!) harcamalarının kulübü ne hale getirdiği hesaplar yeni yönetimin eline geçtiğinde daha net anlaşıldı…Berisha bitiyor, Frey ortaya çıkıyor, Cuenca’ya maaşı yatırılıyor, vergi çıkıyor…Yönetim değişmeseydi zannediyorum Recep Bölükbaşı hiçbir şey olmamış gibi transferlere tam gaz devam edecekti…Her şeyin cevabı belki bir şekilde verilir de; iki konu halen garipliğini koruyor…Birincisi sözleşmesi biten ve çok da pazarı olmayan Tomas Necid’e verilen 1 milyon Euro imza parası…Diğeri de Serdar Aziz’i ve Enes Ünal’ı satmak için yetkisiz menajerlere verilen yetkiler…Buna Bakambu’nun satışında verildiği iddia edilen parayı da katabiliriz…Elinizde bir değer var, birçok alıcısı var ve siz bu değeri satmak için aracı kullanıyorsunuz…Neden?Suçlamıyorum sadece soruyorum…Siz kendi işyerlerinizi böyle mi yönetiyorsunuz?****Son günlerde Divan Başkanlık Kurulu’nun kongrede sunduğu öneriler için ilginç sahiplenme ya da sahiplendirilmeler var…Ancak konunun özü belli…Divan Başkanlık Kurulu Başkanı İdris Sevinç ve yol arkadaşları kongrenin iki güne yayılması ve adaylık kriterleri ile ilgili detaylı bir çalışma yaptı…Bu konu ilk önce meslek büyüğümüz Mustafa Tunçakın’ın yazılarında gündeme geldi, ardından İdris Sevinç ile görüşmelerde konu şekillendi…9 Ocak Cumartesi günkü gazetemizde de bu konu haberleştirildi…Yani bu iki öneride doğrudan Divan Başkanlık Kurulu Başkanı İdris Sevinç ile arkadaşlarının büyük emekleri bulunuyor…Sezar’ın hakkını Sezar’a vermekte fayda var…