Bursaspor şaşalı günlerine geri dönecek
Bursaspor’un kaptanı Ahmet İlhan Özek, Bein Sports’ta yayınlanan Muhabir Masası programına katıldı.
Youtube’da Gol Var Mı? kanalından Emre Acar, Bursaspor’un 3. Lig’den 2. Lig’e yükselişinde büyük pay sahibi olan takım kaptanı Ahmet İlhan Özek ile çok özel bir röportaj gerçekleştirdi.
Takım kaptanımız Ahmet İlhan Özek, futbol kariyerinden Bursaspor’da oynamanın eşsiz hissine, kulüpteki hoca değişikliğinden ilk transfer sürecine kadar bir çok konuda önemli açıklamalar yaptı.
Bursaspor’a geldikten sonra hemen bir kan uyumunuz oldu denebilir. Zaten kaptan olarak geldin. Bursaspor’un da yaklaşık 2 sene sonraki ilk transferiydi. Bu süreç nasıl gelişti? Bursaspor’a gelişin nasıl oldu? Çünkü Bursaspor taraftarı da gelir gelmez seni gerçekten bağrına bastı diyebiliriz. Onların da uzun süre sonra gerçekten kaptanımız diyebileceği oyuncu oldun.
Öncelikle teşekkür ederim. Gerçekten Bursaspor gibi büyük bir camiaya hizmet etmek benim için onur verici ve gurur verici bir duygu. Sezon başında Çorum FK ile, play-off yarı finali oynamıştık. Ondan sonra tatile girdik. Bir sürü isteyen takım vardı. Sonra Bursaspor’la görüştük. Hatta menajerim ilk başta “3. lige gider misin?” dedi. Ben hayatımda hiç 3. Lig oynamamıştım. Demiştim ki “Yok abi teşekkür ederim. Ben futbolu yukarıda bırakmak istiyorum.” Sonra Bursaspor dedi. Bursaspor deyince bir durdum. Çünkü Türkiye’nin en büyük camialarından birisi Bursaspor. Sonra konuştuk. Başkanımız Enes Çelik sağ olsun aradı. Zaten başkanımız aradıktan sonra hiç düşünmeden, hiç tereddütte bulunmadan Bursaspor’u tercih ettim ve bu kararımın ne kadar doğru olduğunu şimdi daha iyi anlıyorum. Çok şükür sezon başı inanılmaz umutlarla başladığımız ligin sonunu da çok güzel getirdik ve şampiyon olduk.
Bursaspor camiasına sezon başında “2. Lig’e çıkarsak sevinmeyeceğiz. Zaten ait olduğumuz yere dönüyoruz.” anlayışı vardı. Balıkesir stadında taraftarların neredeyse tamamı sahaya girdi. Orada sahada bir sevinç oldu. Orada bir sinir boşalması mı oldu yoksa uzun süren bir sürecin başlangıcının olmasıyla birlikte o umut ışığının yanmasıyla birlikte bir sevinç mi oldu sence?
Tabii ki Bursaspor’un yeri tüm Türkiye’nin de takdir ettiği şekilde en üstler.. Süper Lig seviyesi. Maalesef yaşanan kötü yılların ardından kulüp 3. Lig’e kadar düştü. Süper Lig’de şampiyonluk yaşamış bir kulübün 3. Lig’de şampiyonluk yaşaması biraz buruk bir sevinç oluyor ister istemez. Sonuçta Türkiye’nin 5. büyük kulübü, şampiyon olmuş kulübü. Buralara gelmesi maalesef elzem bir durum. Ama bu şampiyonluk kutlanmaması anlamına gelmiyor benim için. Çünkü sonuçta verilen emek var. Çok büyük çekilen cefalar var. Kulüp başkanımız ve yöneticilerimizin taşın altına sadece ellerini değil bütün vücutlarını koydular. Çünkü kapanacak denilen Bursaspor’un, transfer yasağı var denilen Bursaspor’un şu anki geldiği nokta gelecek içinde inanılmaz umut veriyor. Çünkü çok büyük bir borç silindi ve dışarıdaki bu başarının ardından sahada da bu şekilde karşılığını alıyor olmamız umut verici bir şey gelecek için de. Bir kısım “Sevinmeyelim. Bizim yerimiz burası değil.” diyor. Bir kısım da “Sevinelim. Sonuçta gideceğimiz yere olmamız gereken yere yaklaşıyoruz diyor.” Ben de bu fikirdeyim açıkçası. Tabii ki de sevineceğiz. Her başarının sonunda sevinmek kadar doğal bir şey yok bence. Ben şahsen kendi adıma verdiğim sözlerin ve verdiğim emeklerin karşılığını şampiyonlukla alabildiğim için çok sevinçliyim açıkçası.
Sezon başında Bursaspor’da hoca olarak takımın efsanesi, belki de en büyük efsanelerinden biri olan Pablo Martin Batalla vardı. Fakat son haftalarda yaşanan çeşitli sebeplerden dolayı gönderildi. Adem Çağlayan geldi. Bu hoca değişimi sizi nasıl etkiledi acaba? Çünkü Pablo Martin Batalla’nın oradaki ağırlığı çok yüksek. Adem Çağlayan hocanın da işi zordu bu açıdan.Fakat o da işin altından kalktı denebilir. Siz Adem Hoca’ya yardım ettiniz mi Pablo Hoca gittikten sonra? Çünkü takım içerisinde çok önemli karakterler olduğunu da dışarıdan görebiliyoruz.
Tabii Pablo Martin Batalla bu kulübün efsanesi. Sadece bu kulübün değil Türkiye’nin efsanelerinden birisi. Gerçekten büyük karakter. Onunla sezona başlamak da çok güzeldi. Sonra gelişen süreçte bir hoca değişikliği oldu. Tabii ki de Pablo Martin Batalla’yla da güzel günlerimiz oldu. Başarılarımız oldu. Sonuçta bu başarıda onun da katkısı var. Çok büyük emeği var. Yeni gelen Adem Çağlayan hocamız da takıma geldikten sonra her takımda olduğu gibi bir hoca değişikliğinde ister istemez bir takım reaksiyon verdi. Biz de bu reaksiyonu iyi şekilde verdiğimizi düşünüyorum hoca değişikliğinde. Adem Hoca geldiğinden beri hiç kaybetmedik. Hep kazanarak ilerledik ve ligin bitimine iki hafta kala kupayı da kaldırdık. Zaten ben hep şunu söyledim. Adem hocamla da geldiğinde tanıştığımızda onun için elimizden ne geliyorsa yapacağımızı söyledim. Çünkü burada hepimiz tek bir amaç için toplandık. Bursaspor’un şampiyonluğu için, bu büyük camiaya hizmet etmek için. Elimden geldiğince tabii ki de hocalarıma da yardımda bulunuyorum. Çok çalışıyoruz ve bunun da meyvelerini aldık diye düşünüyorum.
Peki yeni sezon için neler düşünüyorsun? Takımda değişiklikler olacağını yöneticiler açıklamıştı. Gidecek ya da gelecek oyuncular olabilir. Sence nasıl olur seneye? Çünkü 3. Lig’den çok ligin üzerinde bir kadroyla 2.Lig’e çıkan bir Bursaspor var. 2. Lig’de de bu yürüyüş devam eder mi sence?
Bursaspor gerçekten emin adımlarla ilerliyor. Çok düzgün adımlarla, basamakları çok güzel atlayarak geçiyor. Hak ettiği yere geliyor. Gelecek inşallah. Biz bu yıl bunun kıvılcımını attık. Seneye de inşallah Bursaspor şampiyon olacak. Ondan sonra da inşallah şampiyon olacak ve Süper Lig’de hak ettiği yere gelecek. Tabii ki de şampiyon olduktan sonra ayrılıklar da olabilir. Yeni gelen arkadaşlarımız da olacak muhakkak. Takdir yönetimimizin, başkanımızın.. İnşallah yeni gelen arkadaşlarımızla birlikte de çok iyi bir uyum sağlayıp bu seneki takımdaşlığı, bu seneki takım içerisindeki arkadaşlığı, kardeşliği seneye de oluşturduğumuz zaman zaten hiçbir sıkıntı kalmayacak. Bu kadar güzel yönetilen bir kulübün içerisinde bu sportif başarı için de önemli arkadaşlık. Gerçekten çok önemli. Yine karakterli arkadaşlarımız gelecek Allah’ın izniyle ve Bursaspor önümüzdeki yıl yeniden şampiyon olacaktır tekrardan.
Peki bireysel hedef koyuyor musun seneye? Yani şu kadar gol atarım, şu kadar asit yaparım gibi bir sayı var mı aklında?
Bireysel hedefim her zaman oldu. Hep var olacak. Yaşadığım sürece, futbol oynadığım sürece. Bu sezonki tek hedefim kupayı kaldırmaktı. Gol hanesinde de çift basamaklı sayı yazdırmaktı. Çok şükür ikisini de gerçekleştirdim. İnşallah nasip olur da burada devam ettiğim sürece Bursaspor arması için elimden gelen her şeyi yapacağım.
Şimdi 37 yaşına geldin. Seneye de Bursaspor’da oynayacaksın. Futbolu bırakmak için kafandaki yaş nedir? Çünkü fiziksel olarak çok iyi durumdasın. Şöyle bakınca bir 41 42 yaşına kadar oynar diyorum aslında kafadan. Çünkü yani fiziksel olarak bu kadar iyi özellikle 3. lig seviyesinde oyuncu ben uzun zamandır görmemiştim. O açıdan kafandaki yaş nedir? Futbol hayatından sonra neler yapmayı planlıyorsun? Yani futbolda olacak mısın yine?
Teşekkür ederim. Benim öncelikli hedefim oynayabildiğim yere kadar oynamak. Buna vücudum da müsaade ediyor, beynim de müsaade ediyor. Bunun için de hazırım açıkçası. Bursaspor’da devam edersem bir yıl oynadıktan sonra kontratım bitiyor. Ondan sonra eğer vücudum buna hazır değilse zaten gerekli konuşmaları yaparım. Yararlı olmayacağımı düşünürsem veda ederim.. 2-3 yıl daha ben futbolun içinde futbol oynayarak hizmet etmek istiyorum. Futbol sonrasında kafamda birkaç bir şey var. Bunlardan birisi de hocalık. Nasip olursa onları da hayata geçirmeyi düşünüyorum ama şu an önümde bence biraz daha zaman var.
Bu kadar faydalı, bu kadar kendini zinde bir futbolcu, özellikle hücum oyuncusu. 37-38 yaşlarında çok görmemiştim ben gerçekten. Peki Bursaspor içine dönelim birazcık istiyorsan. Takımda en sevdiğin oyuncu kimdi mesela? En çok anlaştığın oyuncu saha içinde ya da dışında?
Herkesle çok iyiyiz. Takım arkadaşlarımın arasında gerçekten herkes çok kaliteli insan, güzel karakterli insan ama böyle çok sevdiğim tabii Yiğitali Bayrak var. Çok severim kendisini. Sağ olsun o da beni çok sever. Futbol anlamında ona bir şeyler katmak istiyorum. Kardeşim gibi görüyorum onu. Mehmet Yiğit keza yıllarca aynı şekilde rakip olarak oynadık onunla. Burada transfer olduğumuzda tanıştık. Sezon başı kampında ilk arkadaşlarımdan birisiydi. Onunla da çok iyi anlaşıyorum. Güzel bir e arkadaşlığımız oluştu. Ailecekte görüşüyoruz zaten her ikisiyle de. Yani illa isim istediniz diye söyledim. Bütün arkadaşlarımla aslında çok iyiyiz ama onlarla aynı sitede oturduğumuzdan dolayı da daha çok birlikte vakit geçiriyoruz.
Milli takımda beş maçınız var. Yani milli forma altında maça çıkmak nasıl bir duygu acaba? Çünkü burada ben eminim futbolcu olma hayaliyle tutuşan işte genç arkadaşlarımız izliyordur. Onlara da bir mesajınız var mı? Milli takıma kadar ulaşmış aynı zamanda Bursaspor gibi camiada da oynamış bir futbolcu olarak.
Milli takımda o dönem FİFA ülkesi olmayan birkaç takımla daha maç yapmıştık. Onlar sayılmıyor. Normalde 8 tane maçım var. Onlar FİFA ülkesi olmadığı için sayılmayan ülkelerle oynadığımız için 5 maçım görünüyor. Çok şükür o formayı bir kere bile olsun giyebilmek her futbolcunun hayali. Her Türk evladının Türkiye Milli Takım formasını giymek hayalidir. Tabii ki de benim de hayattaki en büyük hayalim oydu. Allah’a çok şükür onu da gerçekleştirdim. Futbol çok güzel bir şey. Yani maalesef yaşım ilerliyor. Her şeyin biteceği gibi, hayatın bittiği gibi maalesef futbolda bitecek. Genç arkadaşlarıma söyleyeceğim tek şey sabırla asla pes etmeden, zorlukları basamak basamak aşarak, sabrederek ve şükrederek inşallah çok iyi yerlere gelebilirler.
Son olarak Bursaspor taraflarına bir mesajınız var mı? Çünkü onların da bu videoyu özellikle izleyeceğini tahmin ediyorum.
Bursaspor taraftarına ne söylesek az. Çünkü gerçekten biz bu sene şampiyon olduysak en büyük pay onların. Bizi asla yalnız bırakmadılar. Sadece Türkiye’nin değil dünyanın gündemine oturdular. Her maç 40.000 kişi oynuyoruz 3. Ligde. Süper Lig’de bile bu rakamlar görülmüyor. 1. Lig’de izliyoruz 2000 kişi gidiyor, 1000 kişi gidiyor maçlara. Biz 3. Lig’de her maçı en az 40.000 kişiyle oynadık. İnanılmaz gerçekten taraftarı anlatmak mümkün değil. Anlatamayız yani. Kelimeler yetmez gerçekten anlatmaya. Uzak deplasmanlara bile 1300 – 1400 kilometrelik yollara bile geldiler. Bizi hiç yalnız bırakmadılar. Bizim hep yanımızda olduklarını hissettirdiler. Onlara şükranlarımı sunuyorum. Önümüzdeki yılın kombilerinin de büyük bir kısmı bitti. Önümüzdeki yıl da aynı şekilde olacak. Aynı desteği verdikleri sürece Bursaspor’un sırtı asla yere gelmez. Bursaspor eski şaşalı günlerine, Süper Lig’de şampiyonluğa oynadığı yıllara dönecek hatta Avrupa’da bizi temsil edecek kulüp haline gelecektir. Onlardan tek dileğim kulübe sahip çıkmaları ki çıkıyorlar. Bu şekilde devam etmelerini istiyorum. Onlara bu sezonki gayretleri ve bize verdikleri desteklerinden dolayı çok teşekkür ediyorum.
2 yıl sonra Süper ligde olmak istiyoruz. Taraftar olarak, kulübün kalan borçlarını temizlemek için maddi manevi tüm desteği verirsek bu iş kesin olur.
Doğru. Büyük kısmı halledilse de Süper Lig hedefimiz için kulüp borçları çok önemli.
* Timsah Arena’da 3 Mayıs’taki şampiyonluk eğlencemiz olan Mahmut Orhan konserine ailelerimizle katılalım.
* Kulüp üyeliği için başvurularımızı yapalım.
* Önümüzdeki sezonun kalan az sayıdaki kombinesinin tamamını bitirelim.
* Önümüz yaz. BURSASTORE mağazalarına akın edip formalarımızı alalım. Tüm Bursa caddelerinde Bursasporlular dolaşsın.
Arkdaslar bizim amblem carsambaspor erbaspor gibi takimlarla aynii hele carsambaspor onlarda yesil beyaz ve bizden once kurulmuslar ..baskanimiza duyursakma Bursaspora yakisir abmlem tasarlatsa bugun arkdaslarim ogrenmisler hep dalga gectiler..