İşte Aksarayspor 1-2 Bursaspor maç analizi

Ligin namağlup takımı karşısında zorlu bir deplasmandan üç puanla dönmeyi başardık. Sertaç, farkını attığı gollerle net şekilde ortaya koydu. İlk yarıda fena olmayan bir görüntü vardı fakat ikinci yarıda sahada ciddi bir düşüş yaşandı. Buna rağmen 3 puanı almayı başardık ama hakem hatalarının olduğunu da kabul etmek gerek.

Hakem konusuna özellikle değinirsek, hakemin bu maç sonuca doğrudan etki ettiğini söyleyebiliriz (özellikle 2.golde ofsayt görmediğimi söylemem gerek), ancak bazı kendini bilmezlerin yaptığı yorumlara da dikkat etmesi lazım. Sezon başından beri özellikle Bursa’daki birçok maçta hakemler takdir haklarını sürekli rakipten yana kullanıyor. Hatta bu durumu geçen sezon başına kadar götürmek mümkün. Dolayısıyla “Bursaspor sürekli kollanıyor” gibi saçma iddialarla algı yaratmaya çalışmak, hem gerçeği çarptırmak hem de hakemleri baskı altına almanın en ucuz yollarından biri.

Alt liglerde hakem kalitesi zaten yerlerde, bunu herkes biliyor. Ama kötü hakemlik başka şeydir, kasıtlı olarak bir kulübün kollandığını ima etmek bambaşka.

Maç içine geçecek olursak:

Dizilişler

İki takım da sahaya 4-2-3-1 dizilişiyle çıktı diyebiliriz. Rakibin ön hattının birbiri arasında sık sık yer değiştirdiği ve esnek bir şekilde oynadığını gördük.

Baskı

Öncelikle önde baskımıza değinerek başlamak istiyorum. Rakibimiz önceki maçlarında fazla göstermediği, geriden kısa paslarla çıkma planı gösterdi. Maç başı önde yerleşerek karşılamamıza rağmen baskı yoğunluğumuzun yeterli seviyede değildi. Baskımız yeterli seviyede değilken bile rakibin kendi kendine hata yapıp top kaybı yaptığını gördük. Buna rağmen geriden oyun kurma riskini alan rakibe karşı baskı dozumuzu arttırıp cezalandıramadık ve bu, maç içinde fazlasıyla gözüme batan bir durumdu.

Rakip ısrarla oyun kurulumuna devam etti ve biz sürekli hem eşleşmelerde hem de baskı yoğunluğunda hatalar yaptık. Kısa paslarla oyun kurma konusunda mahir olmayan rakibimizin bu şekilde oyun kurmasına izin vermemiz, kalemizde tehlikelerin yaşanmasına da sebep oldu.

Hücum

Hücum konusunda sıkıntılarımız bence devam ediyor. İlk yarıdan skoru bulmamıza rağmen takımımızdan fazla bir üretim göremedik. Hem set oyununda hem geçiş oyununda sıkıntı yaşıyoruz. İki oyunu da iyi oynayamadığımız için maçların bireysel kaliteye fazlasıyla baktığını düşünüyorum.

İlk golü bulmamızı sağlayan rakibin oyun kurulumunda geçiş konusunda görevlendirdiği Onur Ural’ın kanadından geldi. Maç önü analizimde Onur Ural’ın sıklıkla hücuma çıktığını ve bunu cezalandırabileceğimize değinmiştim. Onur üzerinden oyunu ikinci bölgeye taşımaya çalışan rakibimiz top kaybı sonrasında Onur’un açtığı boşlukta bulunan İlhan Depe’nin ortasında arka direkte Sertaç’la golü bulduk. Sertaç’ın fark yaratması gereken bir maçtı ve arka direkte rakip sol bekin arkasında güzel bir şekilde konumlanarak bunu başardı.

İlk yarıda üretimimiz kısıtlıyken ikinci golü de penaltıyla bulduk. Gri bir pozisyon olduğunu düşünüyorum. Hakemin duran top öncesi uyarmasına rağmen formadan çekme görmesi hakemi penaltı vermeye itti diyebilirim.

İkinci yarıda ise neredeyse hiçbir üretimimiz olmadı. Kendi sahamıza çekildiğimiz ve her topu uzaklaştırmaya çalıştığımız bir yarı oldu. Net bir geçiş planı gösteremediğimiz gibi geçiş oynamaya elverişli profillerimizin olduğunu da göremedik.

Savunma ve Karşılama

Maalesef bu maçta en fazla göze batan kısmımız savunma ve karşılamada yaptığımız hatalardı. Menemen FK maçında olduğu gibi bu maçta da karşılama kısmında eksiklerimizi gördüğümüz bir maç oldu. Hatlar arası boşluklarımız çok fazlaydı ve rakip orta saha oyuncuları rahatlıkla bu alanlara girip oyuna yön verdi. Özellikle Aksarayspor gibi hücum varyasyonları çok kısıtlı olan rakibe karşı bu kadar zayıf bir karşılama oyunu oynamak biraz beni karamsarlığa itti.

4-2-3-1 ve 4-1-4-1 karşılamalarını gösterirken sürekli eşleşmelerde hatalar yaptık ve reaktif oynadık. Savunmada daha proaktif bir oyun sergilenmeliyken biz sürekli rakibin yaptığı paslara reaksiyon vererek oynadık ve rakibimizin sürekli +1 adam bulundurmasına, bu sayede topu dolaştırmasına izin verdik.

Kliplerde rakibin sürekli boşta bir adam bulundurması ve atağı bu şekilde daha da olgunlaştırmasını görebiliriz.

Bunun yaşanma sebeplerinden birisinin merkezde savunma farkındalığı düşük oyuncu profillerine sahip olmamızdan kaynaklandığını düşünüyorum. Özellikle Hakkı ve Tunahan daha çok top bizdeyken parlayacak profiller olduğu çok açık. Topsuz oyunda savunmaya yük getiren özellikteler. Bu sayede sürekli merkezde boşluklar verdik.

Ayrıca merkezdeki savunma farkındalığımızın düşük olması sebebiyle rakip genelde düşen topları/ribauntları topladı ve atak devamlılığı sağladı.

Özellikle yediğimiz gol hem baskıda eşleşme hatalarımızı hem de karşılamadaki eksiklerimizi görmemizi sağladı. İptal edilen golde de yukarıda yazdığım tüm karşılama defolarını gördüğümüzü söyleyebilirim: Hakkı’nın savunma farkındalığı, rakip topla buluştuktan sonra reaksiyon vermemiz ve merkezdeki boşluklar.

Ek olarak takım boyumuzun da oyun boyu fazla uzun olduğunu ve kompakt kalamadığımızı gözlemledim. Savunma bakımından bu maç tam bir fiyaskoydu ve her türlü defomuzun gözüktüğü bir maç oldu diyebilirim. Takım boyu, eşleşmeler, merkezdeki boşluklar ve orta saha profillerimizin savunma farkındalığının aşırı düşük olması sık sık pozisyon vermemize neden oldu. Sonradan giren Zeki’nin de topsuz oyunda Tunahan ve Hakkı’dan farksız olduğunu söylemek gerek.

Geçiş

İlk yarıda birkaç geçiş denememiz oldu fakat son pasları beceremedik. İkinci yarıda ise geriye yaslanmamızdan sonra takımımızdan neredeyse hiçbir geçiş hücumu göremedik. Oyuncu profillerinin bunda büyük etken olduğuna inanıyorum. Maalesef 3. golü kovalamak adına hiçbir planımız yoktu.

Duran Toplar

Duran toplara da değinecek olursak kullandığımız duran toplarda zaman zaman tehlikeler yaratıyoruz. İkinci golün penaltısının da duran top sayesinde geldiğini söyleyebiliriz.

Fakat tam tersine savunduğumuz duran toplarda da yeterince iyi olduğumuzu söylemek güç. Eşleşmelerimizin sık sık yanlış olduğunu ve rakibe şut şansı verdiğimizi görebiliriz.

Sonuç olarak, zorlu bir deplasmandan üç puanla dönmek elbette çok önemli ama oyunsal olarak defolarımız alarm veriyor. Hücumda hem set oyununda hem geçiş oyununda net bir görüntü çizemiyoruz ve üstüne karşılama oyununda da kompakt kalamıyoruz ve merkezde savunma farkındalığımız çok eksik kalıyor.

Sertaç, hem arka direkte doğru konumlanmasıyla hem de penaltıdaki soğukkanlı vuruşuyla farkını net şekilde ortaya koydu ve galibiyeti getiren isim oldu; AMA ikinci bölgede ve karşılama oyununda bu kadar zayıf oynamaya devam edersek ilerleyen haftalarda çok net cezalandırılacağımızı düşünüyorum.