Böyle maçın sistemi-taktiği olmaz!

Bursa.com Spor Yazarı Mustafa Özkeskin'in köşe yazısıdır.

Liglerde yeniden başlayan maçlar da biraz kafayı toparlayıp depremzedeler ile dayanışmaya daha iyi odaklanabilmek ve birlikteliğimizi somutlaştırmak için 90’ar dakikalık teneffüsler olacaktır bundan sonra.

İşte deprem sonrası Bursaspor’un sahasında oynayacağı Amedspor karşılaşması da böyle duygusal içerik yüklü karşılaşmaydı. Ne var ki geçmişin getirisiyle iki takımın camiaları arasında süregelen gerginliğin gölgesi maçın çok önüne geçmişti.

Nitekim öyle bir 90 dakika seyrettik ki, oyun Timsah Arena’nın onarımdan geçmiş çimleri üzerinde değil de sanki zımpara kağıdı üstünde oynandı…

İki takımın futbolcularının seremonideki saygı duruşundaki çehrelerine baktığımızda tipik bir ‘kaygı duruşu’ hemen fark ediliyordu…

Maç başladığında görüldü ki; Timsah tetikte, Amed ise panikteydi…

Nasıl olmasın?

Stadı dolduran binlerce yeşil-beyaz sevdalısı ilk düdükle birlikte sahaya inmiş futbolcularını arkadan itiyor, konuk ekibin oyuncularını ise tezahüratlarıyla adeta engelliyordu!

Çünkü grup lideri Amed ile kırmızı çizgide düşme endişesi ile titreşen Bursaspor için bu maç koyunun can, kasabın mal derdinde olduğu bir oyundu. Deprem molası sonrası Bursaspor’un sevenlerine ‘ayaktayım, hayattayım, sizinle birlikte her şeye varım’ mesajı göndermesi için 3 puana hava-su-ekmek kadar ihtiyacı vardı.

Yeşil-beyazlı futbolcular bunun farkındaydılar ki; ezberden değil, yürekten gönülden oynadılar.

Böyle adrenalinin tavan yaptığı maçların sistemi-taktiği olmaz, oyuncuların bireysel futbolları öne çıkar…

Mesela.

Emre Tepegöz arı gibi çalıştı…

Çağatay Yılmaz attığı golle ustalığa adım attı…

Ertuğrul Kurtuluş kendini aştı…

Kubilay Sönmez maçta kim bilir kaç kilometre yaptı?

Furkan Emre defansda dalgakıran gibiydi, yetmedi rakip kalede gol aradı…

Özer Hurmacı aylar sonra ile ilk gole asist yaptı, arkadaşlarına güven pompaladı…

Ve Enver Cenk Şahin

Golcülük başka bir şey… Gözler hep ondaydı ama uzunu bir süre sahada fazlalık gibi dolaştı ama 81’de ceza sahası dışından aşırtma-şut karışımı öyle bir gol attı ki herkese şapka çıkarttı, hem de maçı kopardı.

Yeşil-beyazlı temsilcimizde bu kadar güzelliklerin ardından sahada ‘alkış alacak kim vardı’ diye düşünenler olabilir.

Ben hakem Kutluhan Bilgiç’i gösteririm. Ne gördüyse onu çaldı, hep topun yanındaydı. Her türlü olumsuzluğun yaşanmasının an meselesi olduğu maçı alnının akıyla temiz bir yönetimle tamamladı.

Neticede; tarihinde Bursa’ya gelen ‘nice lideri heder edip’ evine eli boş gönderen Timsah havalı-fiyakalı Amed’e de ‘Ben lider severim’ yaftasını takarak Diyarbakır’a uğurladı

2 Yorum Onay bekleyen yorum yok

  1. Mustafa Hocam, yazınızın son cümlesindeki o “Ben Lider Severim” lafını biz başka türlüokuyalım de mi? Siz ayıp olmasın diye o şekil yazmamışsınız heralde.

    3
    1

Bir yorum yazın

Lütfen bir isim/rumuz ve yorum yazın.

Kayıtlı bir kullanıcıyı yorumunuza etiketlemek(mention) için yorumunuzun içerisine örnek @bursasporluyuz şeklinde kullanıcı adını yazabilirsiniz.

Başa dön tuşu