Bayburt’taki konser ve Arjantinliler
Bursaspor'da değişen bir şey yok. Öyle veya böyle kazanmaya devam. Ancak, 6'da 6 tamam da, zayıf bir takım karşısında ligi ve tribünleri bu kadar futbolsuzluğa ve sıkıntıya mahkum etmek niye? Bunu bir türlü çözemiyoruz. Hele Ertuğurul Sağlam'ın ilk yarıdaki tertibini yine, hiç anlayamıyoruz. Ne işi var Nunez ve Steinert'in ilk 11'de? Hani Bayburt'a senfoni orkestrası gelmiş ve konser sonunda sormuşlar,"Nasıl buldunuz?" diye. Alınan cevap da malum: "Bayburt, Bayburt olalı hiç bu kadar zulüm görmedi" İşte bizim Arjantililer de o hesap. Sercan ve Volkan gencecik adamlar. 4 günde yarım maç için yarım porsiyon olmaları mı yoksa tabaktan taşmaları mı beklenir. Presten başka hiçbir özelliği ve etkisi olamayan Buca karşısında, alışılan Sercan-Volkanlı düzenle başlayarak hücuma çıkmak, maçı biran önce rahatlatan skora ulaşmak, önce Lig'i garantiye almak önemli değil mi? Tribünler, "Bursa gol gol gol!" diye inlerken, topu ısrarla geriye kullanmak güvensizliği ile liderlik efeliği pek birbiri ile bağdaşmadı galiba. Allah'tan Ali, Hüseyin, Ömer ve İbrahim savunmada en az hata ile oynadılar ve top sektirmediler de skor sıkıntılı hale gelmedi. Bunun üstüne koyan Hüseyin ileri çıkışındaki pozisyon takibi ile de maçı kurtaran adam oldu. Ya Insua? "Ben şampiyonlar ligi için geldim" diyordu ama, önce Buca önünde topu doğru dürüst hücuma çıkarabilse. Orta sahanın Hint değil pas fakiri mübarek. Bu defa skora göre keyif sürmekten yana değilim. Biraz da gerçeklere dalmakta yarar var. Ya Ömer Erdoğan? Bu ya, Insua'nın ki gibi değil tabii. Çanakkale gazisi sanki bizim asker. Solundan vuruldun sağına yaslan, sağından vuruldun soluna yaslan. Yıkılmak yok. Başındaki kan ve bandaj takke meslek teçhizatı oldu kaptanın. Süper Lig'in yıkılmaz armadası. Ayakta alkışlanacak bir hırs ve dayanıklılık bu. MAÇIN adamı Ömer Erdoğan 90 dakika boyunca iyi bir performans gösterdi
Mustafa Tunçakın
Bursa Hakimiyet