Acı vatan: Gurbet!
Kayseri, Gaziantep gibi kulüplerin Avrupa’da keşfettiği gurbetçiler A Milli Takım’a kadar yükselirken, Bursaspor bu büyük gurbetçi havuzuna girmesine rağmen, nasıl oluyor da ıslanmadan çıkıyor, anlamak mümkün değil! Demek ki, gurbet; transferde Bursaspor’a da yıllardır acı vatan… Veli Kavlak, Burak Kaplan, Tanju Kayhan, Yasin Pehlivan, Nadir Çiftçi, Engin Bekdemir… Bu isimler size neyi çağrıştırıyor? Peki, Ömer Şişmanoğlu, Serdar Kesimal, Cenk Tosun, Ersan Gülüm isimleri dersem?.. Tabii ki, Türkiye’de yıldızı parlayan gurbetçi futbolcuları… O zaman sorularımıza şöyle devam edelim: Hangi kulüpler acı vatan denengurbette yaşayan bu yetenekli isimleri keşfedip getiriyor Türkiye’ye? Başını Gaziantepspor, Kayserispor ve Gençlerbirliği’nin çektiği kulüpler… Hemen belirteyim, Serdar Kesimal ve Cenk Tosun sergiledikleri performansla kısa sürede A Milli Takım’a kadar yükseldi. Yani, elin oğlu buluyor ve getiriyor… İlhan Cavcav, Süleyman Hurma, İbrahim Kızıl gibi başkan ve yöneticiler, Avrupa’daki gurbetçilerin en yeteneklisini, daha tam palazlanmadan keşfediyor ve sonra da nokta atışı yapıveriyor. Hem de en baba yabancı futbolcu kadar verim almasını bilerek… * Bursaspor nerede? Tablo böyleyken… Bursaspor, yıllardır neden Avrupa’daki bu müthiş kaynaktan yararlanamıyor? Açıkçası bunu çok merak ediyorum!.. Öyle ya, neden bütün bu güzel satırları Bursaspor için de yazmayalım! Ama, yok; nedense bir türlü olmuyor! Söyleyin Allah aşkına; Özlüce’ye gelen veya denenip de takımda dikiş tutturan bir ismi hatırlıyor musunuz son yıllarda? * Sadece Ercüment ve Hayrettin Şöyle bir düşündüm de, 1995 İntertoto Kupası’nın efsane isimlerinden golcü Ercüment Şahin (İsviçre-Zürich), libero Hayrettin Yıldız (Almanya-Fulda) dışında, gurbetten gelip de doğrudan takıma adapte olanAvrupa patentli krampon var mı? Almanya, Avusturya, Hollanda, Belçika, Fransa, İsviçre gibi altyapısı güçlü ülkelerde gurbetçi futbolcularımız, o memleketlerin A Milli Takımı’na kadar yükselirken, Bursaspor bu büyük gurbetçi havuzuna girmesine rağmen, nasıl oluyor da ıslanmadan çıkıyor, anlamak mümkün değil!.. * Komşular aya, biz yaya Düşünsenize; Sizin coğrafyanızdan, biraz ötede, kökleri sizin topraklarınıza dayanan tohumlar, başkasının topraklarında daha modern tarım teknikleriyle yetiştirilerek, bereketli mahsüllere dönüşüyor. Ama siz, bu kaliteli ürünlerden faydalanma şansınız olduğu halde iyi bir Gurbette Toprak Mahsülleri Ofisi(!) (GTMO) açamadığınız için ‘komşular aya, biz yaya’ misali, boy veren başakları öyle uzaktan izliyorsunuz!.. Sizce de biraz garip değil mi bu durum? Tekrar soruyorum: Bu organizasyonu yapmak çok mu zor? Özellikle son yıllarda Avrupa’da izlenen gurbetçilerden ilaç için olsun 1 veya 2’sinin işi bitirilmez miydi? Yoksa bitirildi de bizim mi haberimiz olmadı?! Hem de şampiyon olmuş bir takımın bunu yapamaması size de tuhaf gelmiyor mu? * Garp treni henüz kaçmadı Düne kadar böyle somut bir gelişme yaşanmadı. Ancak henüz Garp Treni tam olarak kaçmış sayılmaz!.. Umarım, bundan sonra en az 2-3 kaliteli gurbetçi resmen Timsah olur da, 16 yıllık bu suskunluk sona erer. Söylemeye bile gerek yok, ama biliyoruz ki, genç gurbetçileri keşfedip getirmek hem ekonomik açıdan avantajlı, hem de yabancı kontenjanını doldurmamak açısından… Bakın haziran ayı geldi bile… Çok değil, 59 gün sonra 28 Temmuz’da UEFA Avrupa Ligi macerasına başlayacağız. Her fırsatta ‘yerli oyuncular çok pahalı’ denmesine rağmen, henüz bu bereketli kaynaktan yararlanılamamasını açıkçası ben kabul edemiyorum. Demek ki, gurbet; transferde Bursaspor’a da yıllardır acı vatan olmaya devam ediyor.
Serkan Yetişmişoğlu
Bursa Gerçek Gazetesi
