Suni çim sakatlıkları arttırır mı?
Yaklaşık 40 yıldır bazı nedenlerden dolayı futbol sahalarının zemini suni çim ile kaplanmaya başlanmıştır. Suni çim tercih edilme nedenleri arasında bakım maliyetinin daha düşük olması, çevre şartlarının saha zemini üzerine olan etkisini azaltmak ve aynı sahada başka spor veya aktivitenin yapılabilmesine olanak tanımak olmuştur.
FIFA tarafından 2004 yılında müsabakaların kendilerinin onayını almış suni çimde oynanabileceğinin açıklamasından sonra son yıllarda müsabakaların suni çimde oynanmasında önemli oranda bir artış olmuştur. Ancak doğal çimde antrenman veya maçlarını yapan futbolcuların suni çim açısından olumsuz bir algısı vardır. Suni çimde fiziksel olarak daha çok zorlandıklarını ve topsuz koşu yapmalarının da daha zor olduğunu söylerler. Aynı zamanda pas yüzdesinin, top kontrolünün ve şut atmanın da zorluğuna işaret ederler. Bununla beraber, sporcular, antrenörler ve aileler suni çimin yaralanmaları arttıracağını da düşünmektedirler. Yaralanma verileri açısından bakıldığında mevcut bilimsel araştırmalarda bir uyuşmanın olmadığı görülmektedir.
Hepsinin hemfikir olduğu konu ilk ve 2. jenerasyon suni çimde yaralanma riskinin belirgin olarak daha fazla olduğudur. Ancak 1960 yılından itibaren kullanılmaya başlanan ilk jenerasyon suni çimden sonra, 1990’lı yılların sonlarına doğru 3. jenerasyon suni çim üretimi ve kullanımına geçilmiştir. Üçüncü jenerasyonda doğal çimin özelliklerini daha iyi yansıtacağı düşüncesiyle çim boyu uzatılmış (50-60 mm) ve kum veya kauçuk dolgu malzemesi kullanılmıştır. Dolgu malzemesinin en altında silisli kum, orta tabakada soğuk kauçuk ve kum bileşimi ve en üstte de kauçuk kullanılmıştır. Ancak yaralanmalar ile ilgili tartışma devam etmiştir. Yeni teknoloji suni çimler ile yaralanma ilişkisini inceleyen araştırmaların bazılarında olumlu bazılarında da olumsuz sonuçlar rapor edilmiştir.
Saha zemininin dışında yaralanma için risk faktörleri oldukça fazladır ve araştırmalar bu faktörlerin dışlanamamasından dolayı tam standardize edilememiştir. Bununla beraber araştırma sonuçlarına bakıldığında belli bazı ortak dikkat çekici sonuçların olduğu görülmektedir. Futbol yaralanmaları bakımından yeni jenerasyon suni çim ve doğal çim’i karşılaştıran bilimsel araştırmaların ortak sonuçları maddeler halinde sıralanacak olursa;
· Spor yaralanmalarının hepsi toplu olarak ele alındığında, doğal çim’e göre suni çim ile antrenman ve müsabakalarda genel yaralanma risk oranı fazla değildir.
· Yaralanma tipleri tek tek ele alındığında ise dikkat çekici sonuçlar vardır.
· Suni çimde ayak bileği burkulma riskinin fazla olduğu yönünde genel görüş vardır.
· Ön çapraz yaralanmaları ise doğal çimde daha fazla olmaktadır.
· Kas yaralanmaları açısından bakıldığında suni çimin yaralanmayı azaltıcı (koruyucu) etkisi vardır.
· Aşırı kullanım yaralanmaları bakımından da suni çimde yaralanma riski doğal çim’e göre fazla bulunmamakla beraber, suni çimde yapılan antrenman saatleri arttıkça bel ağrısında artış olabileceği ifade edilmektedir.
· Antrenman veya müsabakalar arasında her iki çim tipi açısından bir farklılık yoktur.
· Yaralanma tipleri arasında görülen farklılıkta (özellikle ayak bileği burkulmaları) en çok ayakkabı-zemin ilişkisi suçlanmaktadır. Zemin üzerinde oluşan dönme kuvveti veya güç en fazla; yeni jenerasyon suni çim olmasına rağmen doğal çime uygun ayakkabı kullanılmasında ve ayakkabılar suni çime uygun olsa da zeminin 1. veya 2. jenerasyon suni çim olduğunda oluşmuştur. Bu nedenlerden dolayı suni çim yaralanmalarını azaltmada suni çim’e uygun futbol ayakkabısı kullanılması araştırıcılar tarafından önerilmiştir.
· Son olarak, düzenli olarak antrenman veya müsabakaların suni çimde yapılması durumunda yaralanma riskinin daha az olacağı belirtilmektedir. Diğer deyişle doğal çim’e alışkın bir futbolcu belli bir uyum süreci geçirmeden hemen suni çimde müsabakalara çıkmamalıdır. Araştırıcılar, futbolcuların yeni zemine alışmaları için en az 5-6 kez bu zeminde antrenman yapmasını önermektedir.
Prof. Dr. Ufuk Şekir ( Spor Hekimliği Uzmanı ) / Bursasporluyuz.net