Karlo Vragovic: Belki kariyerimin sonuna kadar burada kalabilirm ( Özel Röportaj )

-İlk olarak son oynadığımız Bandırma Kırmızı maçını soralım. Bu maçtaki oyun ve performansın hakkında ne düşünüyorsun ?Ligin ilk maçları her zaman zor olur. İçerde ya da dışarıda nerede oynarsan oyna zordur. Bunun nedeni ilk maçın gerginliğine bağlayabiliriz. Önemli olan maçı kazanmamızdı. Harika taraftarımızın önünde maçı kazanmayı bildik. Bundan sonrasının daha kolay olacağını düşünüyorum. Performansıma gelirsek, her zaman olduğu gibi elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum.  Takımımın zafere ulaşması için elimden geleni yapacağım. Oynadığım oyundan ve aldığımız galibiyetten dolayı çok mutluyum.”

– Taraftarımız seni çok seviyor. Bu maç da onların önünde çıktığın ilk maçtı, onlarla ilgili neler düşünüyorsun ?

“Taraftarımız beni çok çabuk kabullendi. Bundan dolayı çok mutluyum. Her gün onlarca mesaj, fotoğraf alıyorum. Bu benim için çok anlamlı. Basketbol taraftarın önünde oynandığında güzelleşiyor. Benim için boş tribünlerin önünde oynamak, ağır bir yenilgi almak gibi bir şey. Buraya gelmemin en büyük nedenlerinden biri de taraftar etkeni. Ben tutkulu bir oyuncuyum, dolu ve ateşli tribünler önünde oynamayı çok seviyorum. Bizim taraftarımızda bunu yapmayı çok iyi başarıyor. Umarım bizi yalnız bırakmazlar.”

– Taraftarlarımız seni çok merak ediyor. Ne zaman basketbola başladın ve seni basketbol oynamaya iten biri var mıydı ? Kısacası, bize Karlo’dan biraz bahseder misin ?

“Öncelikle, ben sevdiği işi yapan sıradan bir insanım. Basketbol oynamayı çok seviyorum. Taraftarımızın beni daha iyi bilmesi için KV23’ün kısa bir biyografisini anlatacağım. Hırvatistan’ın Zagreb şehrinde doğdum. Küçükken tahmin et benim favori oyuncağım neydi ? Tabiki de top (Gülüyor). Her zaman top ile oynuyordum. Futbol, basketbol farketmiyordu. Babam eski bir basketbolcuydu. Fakat henüz genç yaşta basketbolu bıraktı. Onun basketbol aşkını bana transfer ettiğini düşünüyorum. Basketbola ilk başladığımda yaşım henüz 5’di.”

“İster inan ister inanma, daha o zamanlarda topu potaya sokabiliyordum. Fakat ailem ilk başlarda tercihini yüzmeden yana kullanmıştı. Bunun benim için iyi bir tercih olduğunu düşünüyorum. Çünkü takım sporları için çok küçüktüm. Vücudumun doğru bir şekilde gelişmesinde yüzmenin çok büyük bir etkisi oldu. Aslını sorarsan iyi bir yüzücüydüm. Henüz 10 yaşındayken, ülke şampiyonu olmuştum. Birçok turnuvada 100’ü aşkın madalya kazandım.

“Fakat basketbola olan aşkım bitmemişti. Bu yüzden yüzmeyi ve basketbol antremanlarını birlikte yapmaya karar verdim. Her gün 3 antremanım vardı. Bunlardan 2’si yüzme 1’i basketboldu. Her ne kadar yorucu olsa da çok güzel zamanlardı. Birçok arkadaş edindim.  Fakat ailem bu durumu kabullenmiyordu. İyi bir okul kariyerimin olmasını istiyordu.”

“12 yaşıma geldiğimde, yüzmeyi bıraktım ve basketbolla daha ciddi bir şekilde ilgilenmeye başladım. İlk takımım Dubrava Zagreb’di. Orada 10 sene oynadım. 15 yaşındayken, genç takımda 10-15 dakikalık süreler almaya başladım. O yaştaki bir çocuk için muazzam bir şey bu. Tüm genç kademelerde milli takım kaptanlığı yaptım. 20 yaşıma geldiğimde, ligimde en çok sayı atan oyuncu oldum ve Avrupa Ligi’nde oynayan Cibona Zagreb’e transfer oldum. Okul hayatımda ise ekonomi yönetiminden mezun oldum ve bununla gurur duyuyorum. Çünkü birçok oyuncu bir diploma sahibi olamıyor.”

“Basketbol oynamayı seviyorum ancak futbol benim tutkum ! Ülkemde Dinamo Zagreb taraftarıyım Şimdi Dinamo ve Bursaspor taraftarıyım elbette. Bursaspor’un hem futbol hem de basketbol takımı olduğu için çok mutluyum. 2 sevdiğim spor 1 arada. Eminim çok eğleneceğim. (Gülüyor)”

-Müthiş bir sportif arka planının var kesinlikle… Basketbolu seçmekle iyi yaptığını düşünüyorum, bize  Karlo ile tanışma imkanı sağladın. Futbola olan tutkundan bahsettin, Bursaspor futbol takımını izleme şansın oldumu. Taraftarımız seni efsanemiz olan Pablo Martin Batalla’ya benzetiyor. Bu konuda bir şey söylemek ister misin ?

“Evet. Pablo hakkında çok şey duydum. Böyle bir futbol idolü ile karşılaştırılmam beni gururlandırıyor. Her maça gitmek istiyorum ancak bazen maçlardan dolayı gidemeyebiliyorum. Bir maçta Timsah Arenadaydım. Müthiş bir atmosfer vardı. Zamanım olduğunda mutlaka gideceğim ve onları yüksek sesle destekleyeceğim. Pablo için ise… O benim nasıl futbol oynadığımı henüz görmedi. Görünce emin ol şaşıracaktır. Fakat görmemesi daha iyi, gördükten sonra futbol takımına imza atmamı isteyebilir. (Gülüyor)”

-Sanırım, Batalla bir taraftar daha kazandı kendine…

“Ben sadece onun için ve tüm Bursaspor oyuncuları için yeni sezonda başarılar diliyorum. Çok iyi başladılar. Umarım sezon sonunda bir şampiyonluk kutlaması yapabiliriz hep birlikte. Başarılar diliyorum onlar için.”

-Futbol takımında olmanı değil, Basketbolda olmanı istiyoruz :). Evet Karlo, kendine örnek aldığın bir oyuncu var mı ?

“(Gülüyor) Merak etme, Bursaspor Durmazlar’da kalmaya devam edeceğim.(Gülüyor) . Örnek aldığım kişiye gelecek olursak, kesinlikle Drazen Petrovic. Ne yazık ki en iyi yıllarında hayata gözlerini yumdu. Fakat o hala benim için bir efsane ve her zaman onun gibi olmayı isteyeceğim. ” 

-Evet Karlo, senin için birkaç sorumuz daha var. Bursa’yı gezmeye zamanın oldu mu ? Her yabancı oyuncu dil problemi ile karşılaşabilir. Sen böyle bir durumla karşılaştın mı ? Ve bildiğin Türkçe kelimeler var mı ?

Bursa’yı gerçekten çok sevdim. Burada çok eğleniyorum ve birçok yeri de görme fırsatım oldu. Bursa’nın insanı cana yakın ve yemekleri muhteşem. Burada gerçekten çok mutluyum. Belki kariyerimin sonuna kadar burada kalabilirim. (Gülüyor).”

“Evet. Dil ile ilgili birçok sorunum oldu ama hepsini aştım. Tahmin edebileceğinizden daha çok Türkçe biliyorum. Tüm sayıları, günleri, selamlamayı ve yemekleri. Yemeklerin isimlerini çok çok iyi biliyorum. (Gülüyor).  Çünkü bir restorana gittiğinizde sipariş vermek için onları bilmeniz gerekiyor. Bu yüzden ilk öğrendiğim şey yemek isimleri oldu. (Gülüyor) Şuanlık sadece 50 gündür buradayım. Sezon sonunda daha fazla kelime öğreneceğime inanıyorum. Çünkü öğrenmek istiyorum.”

-Türkçe öğrenmek istiyorum demişken, Türkiye’ye gelmiş ve senelerce burada oynamış birçok oyuncu bir kelime bile öğrenemeden gidiyor. Ne düşünüyorsun bu konu ile ilgili.

“(Gülüyor) Problem şu ki onlar öğrenmek istemiyor. Fakat ben istiyorum. Türkçe öğrenmek için kursa gitmek istiyorum. Neden öğrenmeyeyim ki ? Hayatımı büyük anlamda kolaylaştıracak bu durum. Yarının neler getireceğini kimse bilemez. Belki burada çok uzun kalacağım..”

-Çok uzun zaman kalmaktan bahsettin. Bir gün Karlo’yu milli takımımızda görebilir miyiz ?

“(Gülüyor) Neden olmasın. Fakat öncelikle şu anki gibi oynamaya devam etmeliyim. Eminim zamanla daha iyi olacağım.”

-Bu röportajı yapmamıza imkan verdiğin için çok teşekkür ediyoruz Karlo. Taraftarımızın senin hakkında daha çok şeyler öğreneceğine inanıyoruz. Son soruyu sormak gerekirse, taraftarlarımıza söylemek istediğin bir mesaj var mı ?

“Muhteşem taraftarımız için söylemek istediğim şey… Daha önce ne yaptılarsa aynılarını yapmaları. Onlar beni gururlandırıyor. Bizde onları gururlandırmaya devam edeceğiz. Teşekkürler. (Türkçe yazarak)”

Eren Akdoğan 

Bursasporluyuz.org özel haberidir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz.

Bir yorum yazın

Lütfen bir isim/rumuz ve yorum yazın.

Kayıtlı bir kullanıcıyı yorumunuza etiketlemek(mention) için yorumunuzun içerisine örnek @bursasporluyuz şeklinde kullanıcı adını yazabilirsiniz.

Başa dön tuşu