Güneş:”Bizden Çekiniyorlar.”

Teknik Direktörümüz Şenol Güneş Spor Toto Süper Lig’de 3 Mayıs Pazar günü deplasmanda oynayacağımız Kasımpaşa maçı öncesinde Özlüce Tesisleri'mizde basın toplantısı düzenledi. Salı günü oynadığımız Fenerbahçe karşılaşmasına üzüldüğünü belirten Teknik Direktörümüz Şenol Güneş, şöyle konuştu: "Üzüldük tabi. Gol yemeden kazanmayı arzuladığımız bir maçtı. Muhteşem taraftarımız vardı. Kaybetmeyi hak etmedik. Oyuncularım da ellerinde geleni yapmıştı. İkinci yarıda çok pozisyonumuz vardı. Düşündüğümüz skoru elde edemedik. Böyle güzel bir taraftara ve böyle iyi niyeti oyunculara başarı yakışırdı. Görünen o ki oynadığımız oyun bütün rakipleri rahatsız ediyor. Bizden çekiniyorlar. Ama bunu her maçta kazançlı olarak dönmesini isteriz. Bu güzel futbolu oynamaya devam edeceğiz. Sahamızda kaybettiğimiz bu avantajımız ikinci maçta lehimize çevirmek için daha çok çalışacağız. Bunu en iyi şekilde yapacak şansızım ve gücümüz var."

 

"KAZANARAK BURSA'YA DÖNMEK İSTİYORUZ"

Ligde 6 maçımızın kaldığını hatırlatan Güneş, şöyle devam etti: "İlk başlangıç maçımız Kasımpaşa olacak. Her maçımız önemli. Hiçbir maça ümitsiz çıkmadık ama maçları kazanma garantisi vermedik. Futbol bir oyundur. Sonuç almaya çalışıyoruz. Kasımpaşa maçında da bu amaçla sahada olacağız. Rakibe üstünlük sağlayıp, kazanarak Bursa'ya dönmek istiyoruz. Şuanda kupada ve ligde varız. Bu iddiamızı devam ettirmek için olağanüstü çalışmaya ihtiyacımız var. Kazanmaya ihtiyacımız var. 3 rakiple yarışıyoruz. Trabzonspor ve Başakşehir ile puanımız aynı. Gönül isterdi ki şampiyon olalım ama sezon başında nereden başlayıp, nereye geldiğimizi değerlendirmemiz lazım. Sakatlığı bulunan futbolcularımız var. Ayak tarak kemiğinde Şamil'in kırık şüphesi var. İnşallah bir şey çıkmaz. Serdar, Ozan ve Şener'in de sakatlığı var, durumlarına bugün bakacağız. Civelli bizimle olamayacak sezon sonuna kadar öyle görünüyor. Belki bir maç, iki maç oynayabilir. Durumu bu hafta belli olur. Dar bir kadro ile çalışıyoruz. Biz bunu gündeme getirmedik. 18 oyuncu, 22 oyuncu kalecilerle birlikte. Kolay iş değil işimiz. Hem kadromuzu oluşturuyoruz hem yarışıyoruz."

 

"TARAFTARIMIZ BİZİM SEMBOLÜMÜZ”

Taraftarımızla ilgili çok speküle edilen şeyler olduğunu vurgulayan Güneş, taraftarımıza şu çağrıda bulundu: "Onlar bizim sembolümüzdür. Gururumuzdur, geleceğimizdir. Onların her yaptığı hareket şehrin ve kulübün tanıtımı için örnektir. Büyüklük onlara yakışır. Sadece fair play ruhu içinde bizi desteklesinler. Öyle de oluyor. Ama saha içinde bazı küfürleri anlayamayabiliriz. Şehrimizin büyüklüğü ile orantılı olmasını istiyoruz. Şiddetten, küfürden uzak bir taraftar, takım olmak istiyoruz. Zaten öyleyiz. Ben bu sene gördüğüm futbol haksızlığını hiçbir sezon görmedim. Yani bu kadar saha kapanmasını, bazen hiçbir şey olmadığında da ceza aldık. Hatta talihsizliktir, bilmiyorum ne oldu? Başakşehir takımı da ceza aldı burada galiba. Burada bir şey var o zaman. Başakşehir'in daha önce ceza aldığı yoktur herhalde. Belki ilk defa olmuştur. Taraftarın takımı sevdiğini biliyorum. Takımın da onları sevdiğini biliyorum. Bunu sinerjiye dönüştürmek gerekiyor. Bunu bu hafta gördük. Böylesine muhteşem taraftar önünde kazanmamız onların da coşkusunu artıracaktır. Biz takım olarak da kulüp olarak hiç havaya girmedik ama başımızı da önümüze eğmedik. Şimdi daha güçlü olmak için hem taraftarımızla hem şehrimizle el ele olmalıyız.

 

Önümüzde federasyon seçimleri olduğunu belirten Güneş, "Neden kurullarda, yönetimlerde olunmak istediğini şimdi daha iyi anlıyorum. Federasyona kulüplerden adam girmesinin ne amacı olabilir. Futbolun gelişmesi için mi takımların menfaati için mi? Takımların menfaati için görüntü veriyorsa o zaman bir yanlışlık var. Giremeyenlere haksızlık olur. Federasyon başkanını seviyorum. Aday olur olmaz bilmem. Ama tarafsız bir yönetimin oluşacağı, tarafsız kurulların oluşacağı bir anlayış getirmek lazım. Maç saatleri ile ilgili, cezalar ile ilgili, hakem tayinleri ile ilgili bütün kurulların tarafsız görüntü vermesi lazım. Buralara kimsenin müdahale etmemesi gerekiyor. Yani bir başkana, 'hakemleri arama' dediğiniz zaman bir başka başkanın onunla iletişim halinde olması çok şüphe uyandırır. Buraların düzeltilmesi gerekiyor" ifadelerini kullandı.

 

DOĞRU İLKELERİ UYGULAYAN BİR SİSTEMİ GÖĞÜSLEMEK LAZIM

Şenol Hoca, yapılacak Genel Kurul sonrasında tavrının ne olacağının sorulması üzerine, "Başkanımızı daha önceden tanımıyordum. İbrahim beyi tanıyordum. Burada çok yönetici var, tanıdıklarım var. Benim tanıyıp tanımadığımdan çok iş prensibi önemli. Onlarla ilgili çalışırım. Burada da geldiğim günden beri uygulamaya çalıştım. Başkanla geldiğim günden beri destek oldu, dost oldu, arkadaş oldu. Yeni biri gelir gider, bunlar olur. Ben giderim, başkası gelir. Bunlara bakmamak lazım, takım olmak lazım. Başından beri söylemeye çalıştım. Benim söylediğim doğrular varsa onu alın, yanlışlar varsa onu almayın dedim. Önemli olan camiadır. Yöneticiler kısa süre görev yapar giderler. Bu bir yıl, iki yıl, üç yıl olabilir. Bursaspor’un içinde yer alan eski yöneticiler, medya, taraftarlar he varlar. Doğru ilkeleri doğru düşünceleri uygulayan bir sistemi göğüslemek lazım. Günlük kızgınlıklar içinde kulübe zarar vermemek lazım. Ben bunu işliyorum. Biri beni haksız yere övüyorsa ona hayır diyeceğim. Haksız yere eleştiriyorsa da ona hayır diyeceğim. Başkan adayları bugün belli olacak. Yönetimler gelir, anlaşma olur. Anlaşmanın içinde bir sürü konular var. Onu açmak için yeri değil. Kalırsam en iyisini yapmak isterim, gidersem de en iyisinin yapılmasını isterim. Benim eserim, oyuncumun aldığım noktadan daha iyi konumda olmasıdır. Hem oyuncu olarak, hem karakter olarak. Biz tecrübesiz takımız bunu kabul etmek lazım. Bunun sancılarını da çekiyoruz. Çok fazla bu konuya girmek istemiyorum ama Fenerbahçe bizim maça Egemen, Kadlec, Diego gibi dinlenmiş oyuncuları oynattı. Ben cumartesi – Salı maç oynadım. Yorgunluk bizi etkiledi. Gayet normaldir. Diyebilirsiniz siz de oynatmayabilirdiniz. Ama akıl var, mantık var. Olayı iyi görmek lazım. Beş tane oyuncu değiştirdiği zaman Fenerbahçe daha da iyi oynamadı. Bursaspor daha iyi oynamalıydı deniliyor. Biz evet iyiyiz ama çok abartmamalıyız. Fenerbahçe’den yine daha etkiliydik. Her iki kanat oyuncumla ve orta noktadan pozisyonlar bulduk. Bunları gole çevirsek sonuç farklı olacaktı.

 

BU ŞEHİR İSTANBUL İLE KAFA KAFAYA YARIŞACAK BİR ŞEHİR

Bunları neden anlattım, tüm bu değerler Bursaspor’un içerisinde yaşadığı değerlerdir. Doğruları ortaya koyup sahiplenmeliyiz. Benim yanlışım kimse sahiplenmemeli. Yönetimi, oyuncusu hep beraber doğru yapabilmek için ilkesi olmalı. Bu şehir hakikaten İstanbul ile kafa kafaya yarışacak bir şehir. Bursaspor’lu olmak lazım. Evet Bursasporlular var. Ama diğer takımlardan önce Bursalılar’ın Bursaspor’u sevmesi lazım. Nüfusu uygun, ekonomisi iyi bir yapısı var Bursa’nın. Kulüp iyi yönetilip, iyi başarılar elde edebilir. Bu ben de olsam da başkanda hiç fark etmez. Temsil yeteneği büyük bir kulüp, üretene yarışan bir kulüp bu şehre yakışıyor ve bunu da görüyoruz.”

 

Bursaspor.Org

Bir yorum yazın

Lütfen bir isim/rumuz ve yorum yazın.

Kayıtlı bir kullanıcıyı yorumunuza etiketlemek(mention) için yorumunuzun içerisine örnek @bursasporluyuz şeklinde kullanıcı adını yazabilirsiniz.

Başa dön tuşu