Çok önemli galibiyet
Son iki maçını kaybeden Bursaspor açısından değerlendirildiğinde karşılaşma takımın ligdeki iddiasını devam ettirip ettirmeyeceğine yönelik önemli bir psikolojik eşiği oluşturuyordu. Futbolcular üzerinde büyük bir psikolojik baskı bulunan bu tür maçlarda önemli olan ise iyi futbol oynamaktan ziyade, maçı kazanarak takım üzerinde oluşan psikolojik baskıyı kırmaktır. Bursaspor aldığı galibiyetle kendisi açısından çok önemli bir eşiği geçerek, zirve mücadelesinin içinde olacağının mesajını da verdi… Bursaspor, karşılaşmaya kalede Carson, defansta sağda Basser, solda Vederson, ortada Serdar Aziz ve Milan Stepanov, orta sahada sağda Sestak, solda Ozan İpek, orta ikilide N’Diaye ve Adem Koçak, ileride Turgay bunun yanında hem forvet arkası hem de orta saha olarak oynayan Insua ile başladı. Ertuğrul Sağlam, Sivasspor maçındaki ilk on birde üç önemli değişikliğe giderek Ömer Erdoğan, İbrahim Öztürk ve Batalla’yı yedek soyundurdu… Karşılaşmanın Bursaspor açısından ilginç bir noktası ise geçtiğimiz sezonun ikinci yarısında gösterdiği performansla dikkat çeken Bursaspor alt yapısından yetişen 1990 doğumlu Serdar Aziz’in ilk kez bir resmi maçta Bursaspor kaptanı olarak sahaya çıkmasıydı…
Karşılaşmaya Bursaspor hızlı başladı ve oyunun ilk 15 dakikasında sağ kanattan etkili ataklar da geliştirdi. İlk 15 dakikanın sonrasında ise Gençlerbirliği’nin oyunu dengelediğini söyleyelim. Özellikle orta sahada topu alan Bursasporlu oyunculara yakın oynayıp, baskı yaparak, Bursapsor’un etkili top kullanmasını ve orta saha hakimiyetini ele geçirmesine engel oldular. Bursa savunma bloğunun oyunu daraltma adına defansı önde kurmasından faydalanarak, defansın arkasına atılan hızlı toplarla etkili olmaya çalıştılar ve bunda zaman zaman da başarılı oldular.
Karşılaşmanın ilk yarısında Bursasporlu futbolcularda, son iki maçta 6 puan kaybetmenin psikolojik baskısının da önemli etkisi olduğunu düşündüğümüz, bir tedirginlik ve tutukluk hali bulunmaktaydı. Bir türlü istenilen son paslar yapılamıyor, futbolcular bolca yan ve geri paslarla mümkün olduğunca sorumluluk almaktan kaçınan bir görüntü sergiliyorlardı. 44. dakikada Basser’in güzel ortasına arka direkte hamle yapan Ozan İpek şık bir kafa vuruşuyla topu ağlara gönderdi ve bu gol Bursaspor’un soyunma odasına büyük bir moralle gitmesine neden oldu.
İkinci yarıda oyun iki takımın da birbirine bariz üstünlük sağlayamadığı dengeli bir şekilde devam ederken, aslında o dakikaya kadar fena da oynamayan Insua’nın yerine 64. dakikada Batalla’nın oyuna girmesi karşılaşmanın bütün dengesini değiştirdi. Batalla maça damgasını vurdu ve 3 asistlik müthiş performasıyla farklı skorun ortaya çıkmasında önemli rol oynadı. Batalla, hücuma çıkışlarda kullandığı etkili ara paslarıyla bir anda oyunun Bursaspor lehine dönmesini sağladı. 68. dakikada Batalla’nın Ozan İpek’e yaptığı şık asisti Ozan’ın sert bir şutla ağlara göndermesi o zamana kadar denk bir mücadele gösteren Gençlerbirliği’nin bütün konsantrasyonun dağılmasına yol açtı. Bursaspor, Stepanov’un kafa golü ve Batalla’nın şık ara pasıyla defansın arkasına sarkan Turgay’ın kaleciyi de çalımlayıp attığı gol ile sonucu belirledi… Ozan İpek’in de maç boyunca çok başarılı bir performans sergilediğini, attığı iki golün yanında sol kanattan etkili bindirmeleriyle Gençlerbirliği defansına zor anlar yaşattığını belirtelim…
Bursaspor’da Dikkat Çeken Önemli Sıkıntılar:
Bursaspor’un bu sezon bazı mevkilerde ciddi bir alternatif sorunu var. Özellikle sağ açık ve sol açık mevkilerinde oyuna sonradan giren oyuncuların oyuna girdikleri kısa sürelerde bile ilk beş maçta bu kanatlarda oynayan Ozan İpek, Turgay ya da Sestak’ın yerlerini doldurma değil, takıma güven verecek posizyon alma tecrübesinden bile uzak olduklarını belirtelim. Bursaspor’un bu mevkilere mutlaka alternatif isimler de bulması gerekiyor.
Bursaspor, şampiyonluğu kazandığı 2009-2010 sezonunda da, tarihinin en iyi ikinci derecesi olan üçüncülüğü elde ettiği geçtiğimiz sezonun belirli bir bölümünde de defans güvenliğini elden bırakmadan, orta saha oyuncularının dördünün de defansa yardıma gelerek oyunun hem defans, hem de ofans yönünü oynamaya çalışan bir görüntü sergilediğini belirtelim. Son iki maçta ağırlıklı olarak sağ kanat oynayan – oyunun belirli bölümlerinde Turgay ile yer değiştirerek forvet mevkiinde de oynadı- Sestak’ın henüz tam hazır olmamasının da etkisiyle defansif boyuta katkı sağlamada önemli eksiklikleri bulunduğunu ve bu durumun Bursaspor’un oyun bütünlüğüne zarar verdiğini, sağ kanattan ciddi ataklar yemesine yol açtığını belirtelim. Sağlam’ın sağ kanattaki bu duruma mutlaka çözüm bulması gerekiyor…
Bursaspor’un kalesini koruyan Carson, daha çok altı pas civarında bekleyen, öne çıkmayan, karşı karşıya kalınan ve yerden atılan şutlarda son derece başarılı bir performans sergilerken, hava toplarında zayıf kalan bir kaleci görüntüsü sergiliyor. Bursaspor, Gençlerbirliği – Anderlecht ile oynanan ilk karşılaşmada da benzer sıkıntı çok öne çıktı- maçında olduğu gibi defansı önde kuracaksa arkaya atılan her top Carson’un altı pas yakınında beklemesi nedeniyle Bursaspor kalesinde önemli tehlikeler yaratıyor. Bunun yanında sezon başından beri hava toplarında kötü bir performans sergileyen Carson ile defans oyuncularının hava topu paylaşımında ciddi sıkıntıları var. Carson, Gençlerbirliği maçında Bursaspor kalesine yapılan ortaların neredeyse hiçbirine müdahale edemedi. Defansın önde kurulması ve hava toplarında yaşanan uyumsuzluğa mutlaka çözüm bulunması gerekiyor.
Gençlerbirliği takımını değerlendirdiğimizde, oyunun son 20 dakikasına kadar denk bir mücadele sergilediklerini, teknik direktörleri Fuat Çapa’nın Bursaspor’u iyi analiz ettiği, orta sahada Bursasporlu futbolculara baskı yaparak oyun hakimiyetini ele geçirmelerini engellediği ve hızlı çıkışlarla da Bursaspor kalesinde tehlike yarattığını söyleyebiliriz. Gol bulamasalar bile Carson’un hava topu zafiyetinden yararlanmaya çalıştılar. Hızlı ve teknik futbolcuları olmasına, oyunu hızlı oynamaya çalışmalarına rağmen, Gençlerbirliği takımının fiziki mücadele anlamında Bursasporla kıyaslandığında daha zayıf futbolculardan oluştuğunu söyleyebiliriz. Takımın bu futbolcu yapısının fizik mücadele gücünün önemli olduğu Süper Lig’de sorun yaşamalarına neden olabileceğini belirtelim…
Bursaspor, sezonu UEFA Avrupa Ligi eleme maçları nedeniyle diğer takımlardan erken açtı. Takım Avrupa maçlarına hazır olma düşüncesiyle sezon öncesinde erken forma girdi. Şike soruşturması süreci nedeniyle liglerin ertelenmesi sonrasında, Bursaspor’un lige hazırlık planlaması bir anda tamamen alt üst oldu. Bursaspor gibi UEFA Avrupa Ligi için sezona erken hazırlanan, çok iyi bir takım kadrosuna ve bu kadroyu kuran iyi bir teknik adama sahip olmasına rağmen Gaziantepspor yaşanan süreçten çok olumsuz etkilendi ve geçen sezon takımı dördüncü yapan başarılı teknik adam olan Tolunay Kafkas ilk dört haftada sıfır puan alınması üzerine görevinden istifa etti.
Bursaspor açısından Gençlerbirliği maçı değerlendirildiğinde, maçın kaybedilmesi halinde Gaziantepspor’un yaşadığına benzer tarzda takımın gidişatını hem moral hem sıralama açısından oldukça olumsuz etkileyecek bir durum ortaya çıkabilirdi. Olumsuz durumdan kastımızmağlubiyet durumunda Bursa futbol kamuoyunda zirve iddiasına yönelik motivasyonun kaybedileceğidir. Yoksa Sağlam’ın Bursa taraftarının büyük bir bölümünün nezdinde sınırsız bir kredisinin olduğunu belirtelim. Üst üste kaybedilen iki maçın sonrasında yerel medyada takıma yönelik eleştireler yüksek sesle dile getirilmeye başlanmış, taraftar sitelerinde bazı taraftarlar arasında umutsuz yorumlar artmıştı. Bursaspor bu galibiyetle çok önemli bir kırılma noktasında üç puan alarak büyük moral motivasyonu kazandı. Bu galibiyetin gelecek haftalarda Bursaspor’un ivmesini zirveye doğru taşıma anlamında çok büyük öneme sahip olduğunu belirterek yazımızı noktalayalım…
Memet Zencirkıran / memetzencirkiran@gmail.com
Goal.com