Ben de Messi gibi…

Bursaspor'un deneyimli ismi Adem Koçak, yeşil beyazlı ekibin her zaman şampiyonluk mücadelesi içinde olması gerektiğini ifade etti. Adem, "Bursaspor olarak yenemeyeceğimiz takım yok" dedi. Bursaspor'un deneyimli futbolcusu Adem Koçak, Türkiye Futbol Federasyonu'nun resmi dergisi 'Tamsaha'ya özel açıklamalarda bulundu. Bursaspor'un her zaman şampiyonluk mücadelesi içinde olması gereken bir takım olduğunu belirten Adem, bu yıl yeni bir grup oluşturduklarını ifade ederek, "İkinci yarıdaki uyumu ilk yarıda yakalayabilseydik, ilk dört içinde olabilirdik. Bu durumu doğru değerlendirirseniz, Bursaspor'un artık her yıl zirve mücadelesi içinde bulunacağını söylemek yanlış olmaz. Umarım gelecek sezon aramıza katılacak oyuncularla şampiyonluk için mücadele verebiliriz. Artık rakiplerimizle aramızda çok fark yok. Bu sezon yakaladığımız uyumun üzerine kaliteli oyuncuların katılımı ve iyi bir başlangıçla yeni sezonda şampiyon olabiliriz. Çünkü Bursaspor olarak yenemeyeceğimiz takım bulunmadığını düşünüyoruz" diye konuştu. "BENDEN NELER BEKLENDİĞİNİ İYİ BİLİYORUM" Kendi performansını değerlendiren Adem Koçak, "Bursaspor'a yeni geldiğimde çabuk uyum sağlayacağımı zaten biliyordum. İyi maçlar da çıkardım. Ligin 13. haftasındaki Eskişehirspor maçında bir sakatlık yaşadım. Bir ay sahalardan uzak kaldım. O dönemde fizik olarak tam hazır olmadan, ağrılarım tam olarak dinmeden oynamak durumunda kaldım. Bu da benim performansımı etkiledi. Son zamanlarda ağrılarımın dinmesiyle fizik olarak toparlandığımı düşünüyorum. Şimdi daha iyi oldum. Bursaspor'da oynadığım için çok mutlu olduğumu ifade etmeliyim. Profesyonel futbol yaşantımda 12 yılım geride kaldı. Hangi takımda neyle karşılaşacağınızı az çok tahmin edebilirsiniz. Gereği kadar uzun zaman futbol oynadıgımdan, Benden neler beklendiğini de gayet iyi biliyorum. Şu anda Bursaspor'da çok iyi bir grup var" şeklinde konuştu. "BEN DE MESSİ GİBİ GOL ATMAK İSTERİM" "Zaman zaman fazla defansif oynadığın yönünde eleştiriler alıyorsun. Bunlara katılıyor musun?" sorusuna tecrübeli futbolcu, "Ben de bazen fazla defansif oynadığımı düşünüyorum. Ancak bu tamamen o günkü şartlarla ilgili bir durum. Ben de Messi gibi topu alıp, rakiplerimi çalımlayıp gol atmak isterim. Böyle bir şeyi hangi oyuncu istemez ki? Ya da Ronaldo gibi 40 metreden vurup gol atmayı. Ama sistemin içinde bir parçayım ve ne gerekiyorsa onu yapmaya çalışıyorum. "Defansın önünde durayım, hiç ileri çıkmayayım" diye bir önyargım da yok. O gün oyun ne gerektiriyorsa onu yapıyorum. Bütün bunları söylerken "Ben her şeyi iyi yapıyorum" demiyorum. Elbette eksiklerim var" cevabını verdi. "ERTUĞRUL SAĞLAM İYİ BİR LİDER" Ertuğrul Sağlam'ı daha önce çalıştığı teknik adamlardan ayıran özellikleri anlatan Adem, "Ertuğrul Sağlam her şeyden önce iyi bir lider. Anadolu'da bir devrime imzasını atmış, çok özel bir isim. Elde ettiği bu başarı, tarifi ve ifade etmesi çok zor bir şey. Böyle bir isim için ne deseniz az kalır. Özellikle krizleri iyi yönetmesini biliyor. Bu konuda özellikle bir yeteneği olduğunu düşünüyorum. Bu özellik bir takım için çok önemli. Kriz anlarında liderin öne çıkıp sorumluluğu alması ve futbolcuya güven vermesi çok önemli. Ertuğrul Hocamız da bu konuda çok başarılı. Ayrıca çok çalışkan, futbolcusunun halinden çok iyi anlıyor, ruhlarına dokunmasını ve motive etmesini de çok iyi biliyor" dedi. "FUTBOLDA MAZERETLERE YER YOK" Takımın ikinci yarıdaki çıkışını ve Pinto'nun katkısını değerlendiren Adem şunları söyledi: "Pinto'nun takıma önemli katkısı var. Bunu takımdaki her oyuncu da söyler. İlk yarıda baskı kurduğumuz maçlarda bile gol atamamanın sıkıntısını yaşadık. Tabii yeni bir takım olmamızın da bunda etkisi var. İlk devrede bir uyumsuzluk yaşadık. Biliyorsunuz sezona bir heyecan ve hevesle çok iyi başlamıştık. Sonrasında şanssız yenilgilerimiz oldu. Son dakikalarda yediğimiz kötü goller de var. Ancak futbolda mazeretlere yer yok. İkinci yarıda bu sorunların üstesinden gelmemiz gerekiyordu. Uyum konusunda önemli mesafeler aldık ve Pinto'nun da katkısıyla daha iyi bir takım olduk. Bir şeylerin değişmesi gerektiğinin farkındaydık. Çünkü iyi bir takım olsanız bile sonuç alamadığınız zaman bunun pek önemi kalmıyor. Sonuç almak için daha çok mücadele etmemiz gerektiğini kendi aramızda yaptığımız konuşmalarda da ifade ediyorduk. Orduspor maçında taraftarımızın da inanılmaz desteğiyle iyi bir çıkış yakaladık ve sonrasında daha iyi sonuçlar almaya başladık." "MİLLİ TAKIM İÇİN HANGİ TAKIMDA OYNADIĞINA BAKILIYOR" Defalarca Ümit Millİ Takım forması giyen Adem, neden A Milli takım forması giyemediği konusunda yorumda bulundu. Adem sözlerini şöyle tamamladı: "Türkiye'de bu durumu yaşayan bir çok oyuncu var. Bir sistem eksikliği vardı bana göre. Umarım Abdullah Avcı'nın gelişiyle bu durum düzelir. Ülkemizde çok önemli yetenekler var. Abdullah Hocanın gelmesi onlar için bir umut ışığı olacak diye düşünüyorum. Bizde, "Bu çocuk Ümit Millî Takım'da defalarca oynamış, demek ki yetenekli bir oyuncu. O halde A Millî Takım'a yükselmeli" denmiyor. Hangi takımda oynadığına bakılıyor. A Millî Takım'la Ümit Millî Takım farklı bir düzen. Aslında Ümit Millî Takım'ın bir üstü A Millî Takım olmalı. Bizim dönemimizde Ümit Millî Takım'ın teknik direktörü Ersun Yanal'dı. Tam A Millî Takım'da oynayacağımız olgunluğa eriştiğimizde teknik adam değişti, Fatih Terim geldi. Tabii onun da güvendiği isimler vardı ve o da sıfırdan başladı. Beğendiği, güvendiği oyuncularla yola devam etti. Bu tip sıkıntılar var ve bunu sadece ben yaşamadım. Abdullah Hocanın gelişiyle bu düzenin değişeceğine inanıyorum. Ümit Millî Takım'daki yetenekler için büyük bir fırsat var ve Türk futbolunun da kaderi değişecek."

 

Sporx

Bir yorum yazın

Lütfen bir isim/rumuz ve yorum yazın.

Kayıtlı bir kullanıcıyı yorumunuza etiketlemek(mention) için yorumunuzun içerisine örnek @bursasporluyuz şeklinde kullanıcı adını yazabilirsiniz.

Başa dön tuşu